Koronavirüsün ülkemizde görülmesi sonucu alınan tedbirler gün geçtikçe artıyor. Okullar, eğlence merkezleri, spor salonları vb. birçok alan süresiz kapatıldı ve insanlara kendini eve kapatmaları, 14 gün bireysel karantina uygulamaları öneriliyor. Bu süreçte imkanı olan evine kapanıyor fakat çalışmaya devam etmesi gereken insanlar ister istemez evden çıkıyor. Bu durumdayken evden çıkan insanların kendilerine çok daha fazla dikkat etmesi gerekiyor.
İşte evden çıkan insanların alabileceği önlemler
Çalıştığınız alanı (ofisinizi, masanızı) her sabah temizleyin. Temizlik yaparken kullandığınız alana göre bir temizleyici veya sirke kullanabilirsiniz.
Bulunduğunuz alanı gün içerisinde 3-4 kez havalandırın.
Elinizi temiz olduğuna eminseniz dahi saatte bir sabun kullanarak 20 saniye boyunca yıkayın.
Beslenmenize dikkat edin. Meyve sebzeleri iyi yıkayın ve bolca tüketin. Bağışıklığınız için omega 3 ve probiyotik ürün kullanabilirsiniz. Omega 3 için haftada 2 gün balık tüketimi, gün içerisinde 1 tatlı kaşığı kadar keten tohumu veya 2 adet ceviz tüketebilirsiniz. Probiyotik için ise en doğal kaynağımız kefirdir. Günde 1 bardak kefir tüketebilirsiniz.
Su tüketiminizi artırın. Bunun için ıhlamur, adaçayı, papatya ve yeşil çay gibi bitki çaylarından yardım alabilirsiniz fakat günde iki bardağı geçmeyin ve bitkileri karıştırarak tüketmeyin.
Uykunuzu almaya özen gösterin. Sağlam uyku güçlü bağışıklık demektir unutmayın.
Gerekmedikçe kalabalık ortamlara girmeyin. Özellikle hasta ve umre ziyaretlerine gitmeyin. Daha da önemlisi gerçekten kendinizi hasta hissetmiyorsanız doktora gitmeyin.
Kendinizi sürekli haber okuyarak bunaltmayın. Bilgi alacağınız tek kaynak Sağlık Bakanlığı olsun. Evden çıkmak zorunda olsanız dahi fazla sosyalleşmeyin. Bu durumu kendinize yönelme ve günlük yoğunluğun, sosyalliğin içinde ihmal ettiğiniz noktaları tamir etmek için kullanın. Kitap okumak, film veya dizi izlemek, namaz kılmak, spor yapmak, inandığınız dini değerleri araştırmak, doğru bildiğiniz yanlışları onarmak... Eksik olduğunuz noktaları bularak buna yönelebilir, bu süreci daha başarılı geçirebilirsiniz.
Ve en önemlisi umudunuzu kaybetmeyin. Bu süreci daha kolay ve zararsız atlatabilmek için bol bol dua edin. Unutmayın, hiçbir virüs alacağınız tedbirlerden daha güçlü değildir. Bu süreç elbette geçecek. Burada önemli olan ‘‘ Bana bir şey olmaz’’ demek değildir. Çünkü olabilir. Hastalığa yakalanabiliriz, daha da kötüsü taşıyıcı olup hastalığı çevremize yayabilir, yaşlı bireylerin bu hastalığa yakalanmasına sebep olabiliriz. İşte tam da bu yüzden ‘‘ EVİNDE KAL TÜRKİYE’’
EVİNDE KAL TÜRKİYE
Paylaş