Burdur Gölü, Türkiye'nin yedinci en büyük gölü olmasına rağmen, son yıllarda yaşanan kuraklık nedeniyle ciddi bir su kaybı yaşıyor. Özellikle son üç yılda bölgedeki yağış miktarının belirgin şekilde azalması, gölün beslenmesini olumsuz etkileyerek su seviyesinin düşmesine yol açtı. Ayrıca, çevresindeki yerli halkın büyükbaş hayvancılık faaliyetleri ve vahşi sulama yöntemleri, gölün ekosistemine zarar vererek yok olma sürecini hızlandırıyor. Bu durum, hem doğal yaşamı tehdit ediyor hem de bölgedeki tarımsal faaliyetleri olumsuz etkiliyor.
Burdur Gölü'nün su seviyesi, 1971 yılının Temmuz ayında 857,37 metre ile zirveye ulaşırken, 2024 yılının Ocak ayında bu rakam 837,35 metreye geriledi ve Ocak 2025'te 836,72 metreye düştü. Ayrıca, 1971 yılı Temmuz ayında 17.998,210 hektar olarak ölçülen gölün yüzey alanı, 2024 Ocak ayında 12.059,85 hektar, Ocak 2025'te ise 11.644,2 hektar olarak hesaplandı. Gölün hacmi de benzer bir düşüş göstererek, Ocak 2024'te 3.575,33 hektometreküp iken, Ocak 2025'te 3.480,44 hektometreküpe geriledi.
Kuraklığın etkisiyle suları çekilen Burdur Gölü, aynı zamanda artan çevre kirliliği ile de mücadele ediyor. Göl kıyısına atılan çöpler, hem görsel kirliliğe hem de çevresel sorunlara neden oluyor. Çöplerin çürümesi sonucu oluşan metan gazı, hem göl ekosistemini tehdit ediyor hem de küresel ısınmaya katkıda bulunuyor. Vatandaşların çevre bilinci eksikliği, Burdur Gölü gibi doğal güzelliklerin tahrip olmasına neden oluyor.
Burdur Gölü’nün kurtarılması için yıllardır çalışma Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü Hidrobiyoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. İskender Gülle gazetecilere yaptığı açıklamada, şu ifadeleri kullandı:
"Bölgede kışın en sert geçmesi gereken, en yoğun yağış görmemiz gereken aylardayız. Fakat görüldüğü üzere yazdan kalma bir gün, adeta bir ilkbahar havası yaşıyoruz. Tabii bu aslında belki bazılarımızın hoşuna gidebilir fakat çevre için, doğa için şu anda içerisinde bulunduğumuz manzara hiç de güzel bir manzara değil. Zira özellikle son yıllardaki normalin altında gördüğümüz yağış azalmaları, başta sulak alanlar olmak üzere bütün çevreyi etkiliyor. Göller bölgesinin sulak alanları olan Eğirdir Gölü, Beyşehir Gölü, Burdur Gölü görüldüğü üzere su seviyesinde çok büyük kayıplar yaşanıyor. Özellikle Burdur Gölü açısından bakacak olursak her zaman değindiğimiz gibi yarım asırlık bir dönemde 20 metrenin üzerinde bir seviye kaybı yaşamış ve alan ve hacminin yarısını kaybetmiş durumda. Tahminlere göre bu yıl daha iyi geçmesini beklediğimiz bir kış mevsimi vardı ama görüldüğü üzere şu anda her tarafın kar olması gerekirken inanılmaz derecede bir kuraklık yaşıyoruz. Buradan insanoğlu olarak önemli bir ders çıkarmamız gerekiyor. Kötü anlamda değişen bir çevrede bizler sağlıklı, huzurlu bir gelecek bulamayız. Bir an önce iklim değişikliğine uyum çerçevesinde bir şeyler yapmamızın vaktinin geldiğini hatta geçiyor olduğunu görebilmemiz gerekiyor."
Burdur Gölü'nde tehlike çanları çalıyor: Su seviyesi son 50 yılda 21 metre azaldı!
Burdur Gölü'nde tehlike çanları çalıyor: Su seviyesi son 50 yılda 21 metre azaldı!
Beyzade Haber Beyzade Haber
GÜNDEM
Türkiye’nin 7. büyük gölü olan Burdur Gölü, iklim değişikliğinin etkisiyle azalan yağışlar, artan buharlaşma, kaçak sondajlarla yer altı su kaynaklarının aşırı kullanımı ve tarımsal sulamada sürdürülemez uygulamalar gibi birden fazla faktörün bir araya gelmesi sonucu hızla sularını kaybediyor.
Paylaş: