Esnafın, haraç çeteleriyle başı dertte
Esnafın, haraç çeteleriyle başı dertte
İş piyasasında huzur kalmadı, ekonominin zor şartlarında geçim mücadelesi veren esnaf, bir de üç kuruş kazancına göz diken çetelerle mücadele telaşına düştü.
Türkiye’de son yıllarda suç işleme oranları istatistiği giderek artıyor. Adalet sistemindeki açıklardan ve eksikliklerden cesaret alan mafya ve çete gibi oluşumlar ellerini kollarını sallayarak istedikleri suçu işliyor. Çetelerin ‘haraç toplama’ faaliyeti, son aylarda büyük oranda artış gösteriyor. Özellikle İstanbul’da varlıklarını gösteren haraç çeteleri, yeni açılan ve mevcut iş yerlerini hedef alarak iş yeri sahiplerini ekonomik ve psikolojik baskı altına alıyor. İstanbul’da Küçükçekmece, Bahçelievler, Esenyurt, Güngören, Bağcılar ve daha birçok ilçede faaliyet gösteren mafya grupları, iş yeri sahiplerinden “kira bedeli” veya “koruma ücreti” adı altında tehdit yoluyla para talep ediyor. Çetelerin bu yasa dışı talepleri, iş dünyasında büyük bir tedirginlik oluşturuyor. Millî Gazete olarak çeşitli uzmanlardan edindiğimiz görüşlerle suç faaliyetlerinin önüne geçmede devletimizin neler yapabileceğini değerlendirdik.
İstanbul’da haraç çetelerinin suç olayları günden güne yeni olaylarla kendini daha da açık bir şekilde gösteriyor. En yakın olay geride bıraktığımız Kasım ayının 30’unda yaşandı. İstanbul Arnavutköy’de bir dönerciden 10 milyon TL haraç isteyen çete, işletmeye el bombası ile saldırıda bulundu. Ekim ayında ise Beylikdüzü'nde gece saatlerinde bir kuyumcuyu hedef alan çeteciler iş yerine 16 kez ateş etti. Ağustos ayında ise birkaç farklı haraç vakası yaşandı. Bağcılar'daki bir kafeye musallat olan haraç çetesi önce 3 milyon lira istedi sonra kafeye kurşun yağdırdı. Esenyurt'ta ise kripto para alım satımı yapan bir işletme, çetelere haraç vermediği için iki gün üst üste motosikletli saldırganlar tarafından kurşun yağmuruna tutuldu.
Güvenlik uzmanlarına göre, çetelere karşı etkili bir mücadele için emniyet güçlerimiz arasında güçlü bir koordinasyon gerekiyor. İstanbul gibi büyük şehirlerde bu tür olaylara yönelik özel birimlerin oluşturulması ve bu birimlerin bölgedeki tüm iş yeri sahipleriyle yakın temas kurarak olası tehditleri önceden tespit edebilmesi büyük önem arz ediyor. Mafya oluşumlarının yoğunlaştığı bölgelerde daha sık ve kapsamlı denetimlerin yapılması, bu grupların hareket alanının daraltılması da önem arz eden bir diğer husus. Özellikle “kira bedeli” adı altında haraç talep edilen bölgelerde, güvenlik kameralarının artırılması ve MOBESE sistemlerinin etkin kullanılması caydırıcılığı artırabilir. Bir diğer öneri ise, iş yeri sahiplerinin şikâyetlerini rahatça iletebilecekleri anonim ihbar hatlarının güçlendirilmesi. Böylece çete mağdurları, saldırıya uğrama korkusu yaşamadan yetkililere bilgi verebilir.
Bu konuda yetkili emniyet mensuplarından aldığımız bilgilere göre, haraç talebine maruz kalan iş yeri sahipleri genellikle uzun ve karmaşık yargı süreçlerinden şikâyetçi. Uzmanlarımız, bu tür olaylarla ilgili davaların hızlı bir şekilde sonuçlanmasını sağlamak ve mağdurlara adaletin hızlı bir şekilde ulaştırılması için özel yargı birimleri kurulması gerektiğini öneriyor. Ayrıca, suçlulara caydırıcı cezalar verilmesine, en önemli husus olarak bakılıyor. Haraç olaylarına karşı mücadelede, iş yeri sahiplerinin bilinçlendirilmesi de büyük önem taşıyor. Özellikle yeni açılan iş yerlerine yönelik, bu tür tehditlerle karşılaştıklarında nasıl bir yol izlemeleri gerektiği konusunda seminerler düzenlenmesi tavsiye ediliyor. Emniyet birimleri tarafından sağlanacak bu tür bilgilendirmeler, mağdurların daha bilinçli hareket etmelerini sağlayabilir.
Suç çetelerinin iş dünyasında küçük esnaf ve büyük iş insanlarına yönelik ‘haraç’ tehditleri yalnızca bireysel bir sorun olmakla kalmıyor, aynı zamanda ekonomik istikrarı ve güvenliği de zedeliyor. Ülkemizin her alanında daha güvenli ve huzurlu bir ortam sunulabilmesi için bu tür mafyatik yapılanmaların üzerine kararlılıkla gidilmesi gerekiyor. Sivil toplum kuruluşları ve medya, bu tür olaylara karşı farkındalık oluşturmada daha fazla rol oynayabilir. Özellikle yerel medya aracılığıyla, haraç çetelerinin faaliyetleri ifşa edilerek kamuoyu desteği artırılabilir.Kaynak: Milli Gazete