Samsun Aile Hekimleri Derneği: Bizi duyuyorsunuz biliyoruz ancak anlamıyorsunuz
Samsun Aile Hekimleri Derneği: Bizi duyuyorsunuz biliyoruz ancak anlamıyorsunuz
Samsun Aile Hekimleri Derneği (SAHED), Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği'ne tepki gösterdi. SAHED Başkanı Gökhan Demircioğlu, "Üçüncü defa iş bırakıyoruz. Sağlık Bakanlığı’na sesleniyoruz. Halkın sağlığını korumak ve geliştirmek istiyor musunuz? Hekimlerin, ebe, hemşire ve sağlık emekçilerinin sorunlarını çözmek istiyor musunuz? Duyuyorsunuz biliyoruz. Ancak anlamıyorsunuz" dedi.
Samsun Aile Hekimleri Derneği (SAHED) Başkanı Dr. Gökhan Demircioğlu, Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği'ne karşı iş bırakma eylemi kapsamında Samsun İl Sağlık Müdürlüğü önünden basın açıklaması yaptı. Demircioğlu, şunları söyledi:
Basın açıklamasına katılan CHP Samsun Milletvekili Murat Çan da açıklamasında şunları ifade etti:
TTB Merkez Konsey üyesi Murat Erkan ise şu ifadelerle süreci anlattı:
Aile Hekimleri Federasyonu (AHEF) 2. Başkanı olan Yavuz Altınbaş da basın açıklamasının ardından şunları söyledi:
Kaynak: Anka
"Bugün sağlık emek meslek örgütleri ile birlikte sahada canla başla çalışan hekim, ebe, hemşire ve sağlık emekçileri çalışanları olarak tüm Türkiye’de binlercemiz yeniden sağlık müdürlüklerinin önündeyiz. Üçüncü defa iş bırakıyoruz. Sağlık Bakanlığı’na sesleniyoruz. Halkın sağlığını korumak ve geliştirmek istiyor musunuz? Hekimlerin, ebe, hemşire ve sağlık emekçilerinin sorunlarını çözmek istiyor musunuz? Duyuyorsunuz biliyoruz. Ancak anlamıyorsunuz, ne yapacağınızı bilmiyorsunuz. Kasım ayında anlattık. Aralık ayında anlattık. Ocak ayı geldi. Biz bir kez daha anlatalım. Bu yönetmelikle hekimlerin yazdığı reçeteler baskı altına alınmakta; antibiyotik, ağrı kesici ve mide ilaçları yazmamız kısıtlanmaktadır. Hastaların tıbbi durumu, ihtiyacı neyi gerektiriyorsa bizler o ilacı yazmakla yükümlüyüz. Hastasını tedavi etti diye hekimlerin, sağlık çalışanlarının gelirinin azaltmak hangi mantığa sığar?
Yönetmelikle, sorumlu olduğumuz nüfus içinden 6 ay ASM’ye başvurmayan kişiler için de gelirimiz kesiliyor. Hastalarımız verdiğimiz tedavi ve önerilerimizle sağlıklı olduysa bize neden başvursun? Yine soruyoruz, hastasının sağlığını korudu diye hekimlerin, sağlık çalışanlarının gelirinin azaltmak hangi mantığa sığar? 2025 bütçesinde de kaynakların yüzde 50’den fazlasını hastanelere ayırdığınızı gördük. Her bir kişinin yılda 12 defa doktora başvurmasıyla övündüğünüzü duyuyoruz. Para getiren tedavi edici hizmetleri sürekli öne çıkarttınız, hastaların gerekmediği durumlarda bile 3. basamak hastanelere, özel hastanelere gitmelerini teşvik ediyorsunuz. Herkesin her istediği zaman, istediği hastaneye başvurmasının önünde hiçbir engel yokken, yılda 7 defadan fazla hastaneye başvuran hastalarımız için aile hekimliği çalışanlarından para kesmek hangi mantığa sığar? Sevk zincirinin gerektirdiği koşulları sağlamadan, gizli bir sevk sistemine zorluyorsunuz. Aile hekimliğini amacı dışındaki iş yükü ile işlemez hale getirmişken hastaların hastaneye başvurmasını nasıl ve niçin engellememizi bekliyorsunuz?"
“Aile hekimleri bu yılın, 3. iş bırakma eylemini, bu haftanın başından itibaren başlatmış vaziyette. Bizde kendilerine destek için buradayız. Bütçe görüşmelerinde hem komisyonda hem meclis genel kurulunda gördük ki, Sağlık Bakanı aile hekimlerine ve sağlık emekçilerine sağlık çalışanlarına bu zamana kadar ki en büyük eziyetin, son hamlesini yapmayı kafasına koymuş bir bakan. Aynı zamanda hükümetin kabinenin en çömez bakanı. Antibiyotik yazmadan, mide koruyucu ilaçları yazmadan kısıtlamaya kadar hemen hemen mesleki anlamda bütün yeterliliklerin ve yetkilerin sınırlandığı, kısıtlandığı bir süreci nereye gideceğini merak ediyoruz. Biz buna direneceğiz. Bundan sonra da aile hekimlerimizin, hekimlerimizin ve sağlık çalışanlarımızın yanında olacağız.”
“Sağlık hizmetlerinin en temel, en ihtiyaç duyulan, en kolay ulaşılabilir olduğunu düşündüğümüz dünyada da örnekleri olan birinci basamak sağlık hizmetlerine ilişkin her zaman Türk Tabipleri Birliği olarak vurgumuzu yapıyoruz. Bu hizmetlerin olması gerektiği şekliyle yani bugün burada birinci basamakta çalışan aile hekimi arkadaşlarımızın çıkarılan yönetmelikteki hataları ortaya koyarak nasıl olması gerektiğini de söyleyerek vurguladıkları noktadan itibaren tekrar kurgulanması gerektiğini söylüyoruz. Ne yazık ki üç eylemdir bu üçüncü eylem Sağlık Bakanlığı çıkardığı yönetmeliklerle bugüne kadar birinci basamağı aile hekimliği sisteminin getirdiği noktayı daha kötü noktaya taşımıştır. Ve bu eylemlere karşı, aile hekimlerinin bu konuya itirazlarına karşın herhangi bir geri adım atılmadığını da ne yazık ki görüyoruz. Sahadan uzak, hekimlerden uzak, sağlık çalışanlarından uzak, onların çalıştıkları ortamda bizzat şahit oldukları sorunlara, bizzat itiraz ettikleri noktalara duyarsız kalan, kulak tıkayan bir sağlık bakanlığıyla ve bakanıyla karşı karşıyayız ne yazık ki."
“1 Kasım'da yayınlanan Aile Hekimliğinin Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği’yle ilgili olarak üçüncü iş bırakma eylemi gerçekleştirilmeye başladı bugün. 6-10 Ocak tarihleri arasında biz, aile hekimleri olarak, Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu olarak bizim talebimiz sahadan uzak sahanın gerçeklerini düşünmeden ve sahadaki sese kulak vermeden yapılan yönetmeliğin açıkları ve yanlışları. Bunların düzeltilmesini istiyoruz. Biraz önce basın açıklamasında dernek başkanımızın yaptığı beş temel talep üzerinden öncelikli olarak iş güvenliği ve hekimlik sanat icraatı ve şuabat kanununa aykırı olabilecek tedavi kısıtlamaları ya da bu konuyu hekimlerin bir performans geliri olarak yönetmeliğe sokulması bunlardan rahatsızız. Biz halk sağlığıyla ilgileniyoruz. Birinci basamak sağlık hizmetleri koruyucu ve önleyici sağlık hizmetleridir ve tüm dünyada en önemli basamağı oluşturur."