Ankara Çukurambar semtinde, 30 Aralık 2022 tarihinde uğradığı silahlı saldırı sonucu öldürülen eski Ülkü Ocakları Genel Başkanı Sinan Ateş davasının dün beşinci celsesi görüldü. Mahkeme heyeti, 22 sanığın yargılandığı davada ilk ara kararını açıkladı.

Hafta boyunca görülen davada tanıklar dinlendi. Tanık ifadelerinin tamamlanmasının ardından mahkeme heyeti, sanıklardan Mehmet Yüce, Erdem Karadeniz, Osman Bayraktar, Zekeriya Asarkaya, Hakan Saraç, Ufuk Köktürk, Aytaç Ataç, Caner Günay, Umut Ersoy, Alper Atay’ın adli kontrol şartıyla tahliyesine karar verdi.

Mahkeme heyeti, diğer sanıklar Eray Özyağcı, Vedat Balkaya, Suat Kurt, Doğukan Çep, Tolgahan Demirbaş, Aşkın Mert Gelenbey, Murat Can Çolak, Mustafa Uzunlar, Emre Yüksel, Mustafa Emsar Aykal, Çağlar Zorlu ve Serdar Öktem'in üzerlerine atılı suçların mevcut niteliği, mevcut durumuna göre sanıklar yönünden kuvvetli suç şüphesi olgularını göstermesi gerekçesiyle tahliye talepleri reddedildi ve tutukluluk hallerinin devamına karar verdi.

Hakkında tahliye kararı verilen isimler, cinayete ilişkin iddianamede, “olayın içinde iştirak edebilecek kişiler” olarak nitelendiriliyordu. Tahliye edilenlere yurt dışı çıkış yasağı kararı da uygulayan mahkeme heyeti, davayı 19 Temmuz’a erteledi.

Açıklanan arak karar kapsamında, sanıklardan MHP'li avukat Serdar Öktem ve eski Cinayet Büro Amiri Mustafa Ensar Aykal'ın telefon şifrelerinin adli yardım suretiyle ABD'den istenmesi talebinin kabulü ve bu hususta Adalet Bakanlığı'na müzakere yazılmasına karar verildi.

Sanık Tolgahan Demirbaş'ın MHP milletvekili Olcay Kılavuz'un evinde yakalanıp yakalanmadığının tespiti için tanıkların dinlenilmesi talebi reddedildi. Sanık avukatlarının Ateş'in otopsi işlemleri esnasındaki videolu görüntü talebi de reddedildi. Otopside sadece fotoğraflı görüntü alındığı belirtildi. Cinayetten, şüpheli 17 sanık için ayrı yapılan soruşturma dosyasının ana dosyayla birleştirilmesi talebi de yine mahkeme heyetinin aldığı arar karar ile reddedildi.

Davanın dünkü celsesinde tanık ifadeleri de alındı. Sinan Ateş’i öldürüp motorla uzaklaşan saldırganları gören, motokurye tanık Yusuf Mert, "Motorda oturan kişide kask vardı, arkaya binende yoktu. Motoru hızlı kullanıyorlardı, o dikkatimi çekti. Herhangi bir silah görmedim. Plakanın '35 E' kısmı dışındaki kısmı bantlıydı. Başka bir bilgim, görgüm yok" dedi.
Saldırganların motor üzerindeki fotoğrafını çeken tanık Gönül Ergin, olay günü doktor randevusundan çıktığını ve arabasında seyir halindeyken silah sesi duyduğunu anlattı. Olay anına tanıklık etmediğini belirten Ergin, "Etrafa bakınırken sol elindeki ucu uzun silahla koşan birini gördüm. Kişinin başında bere veya maske yoktu. Kendisini bekleyen motorun arkasına binip hareket ettiklerini gördüm. Vurulan şahsın kim olduğuna dair bilgim yoktu. Motora binen şahsın fotoğrafını çektim. Polisler sorunca WhatsApp'tan atabileceğimi söyledim, ardından gönderdim” şeklinde konuştu.

Olay anında Sinan Ateş’in yanında olan ve anlatacakları en çok merak edilen tanık Ahmet Keçik de dünkü celsede olay anına ilişkin tanıklığını anlattı. Keçik, Cuma namazı sonrası Ateş’in ofisine dönerken, bir şahsın aracın arkasından aniden çıkıp seri şekilde Ateş'e ateş etmeye başladığını söyledi.

Keçik, olay anı ilgili şunları aktardı: "Hatırladığım kadarıyla gövdesine doğru ateş etti. Bunun üzerine ben bir aracın arkasına geçtim. Şahıs sürekli rahmetliye ateş ediyordu. Rahmetlinin belindeki silahını gördüm. O an kendimi savunma ihtiyacı duydum ve belinden silahı aldım. Şahsa hedef almadan birkaç kez ateş ettim. Rahmetliyi kontrol ettiğimde tepki vermiyordu. Selman abi de yaralıydı. Hem Selman abi hem de rahmetli yaralı olunca silahların kaybolmaması için iki silahı ofise götürdüm. Ofiste çalışan ablaya, 'Silahlar kaybolmasın' diyerek teslim ettim. Sonra geri döndüm. Rahmetlinin yaralarına tampon yapmaya başladım. Polisi ve sağlık ekiplerini aradım."

Duruşmada CHP Şanlıurfa Milletvekili Mahmut Tanal, mahkeme başkanının talimatı üzerine salondan ayrıldı. Tanal, önceki gün de "mahkeme başkanına sataştığı" gerekçesi ile salondan çıkartılmıştı.

Duruşmaların en hareketli celsesi ise önceki gün gerçekleştirilen dördüncü celsede olmuştu. Sinan Ateş’in eşi ve annesi ifade vermişti. Ayşe Ateş, MHP’li bazı yöneticilerin cinayetin azmettiricisi olduğunu öne sürerken, anne Saniye Ateş, oğlunun, yanına gelerek, "Anne, benim kalemimi kırdılar, bana suikast düzenleyecekler" dediğini aktarırken, duruşma salonunda fenalaşmıştı.