Millî Gazete, kurban pazarının nabzını tuttu… Satıcı da, vatandaş da muzdarip

Hükümetin ekonomi alanında yürüttüğü yanlış politikalar, hayvancılık alanında da olumsuz etkilerini hissettiriyor. Kırmızı eti sofrasına koyması artık neredeyse bir rüya haline gelen vatandaş, mevcut ekonomik şartlarda Kurban Bayramı’nda kurban kesemeyecek duruma geldi. Konuya ilişkin hem vatandaşların hem de kurbanlık hayvan sahiplerinin görüşlerini almak için kurban pazarına gittik. Hayvan üreticileri, memleketlerinden İstanbul’a getirdikleri hayvanları ile vatandaşlara hizmet etme amacında olduklarını ama gerekli değeri görmediklerini dile getirdi. Kurbanlık bakmak için pazarda bulunan vatandaşlar ise hayvan fiyatlarının yüksekliğinden şikâyet etti. Mâl sahipleri özellikle büyük baş hayvan yetiştirme maliyetinin çok fazla olmasını, yüksek satış fiyatlarına gerekçe olarak gösteriyor.

Ülkemizde kurbanlık hayvan satın alımlarının düştüğünü söyleyen bir satıcı, “Geçtiğimiz senelere göre kurbanlık hayvan alımları giderek düşüyor. Burada bulunan birçok mal sahibi arkadaşımız seneye gelmeyeceğini ifade ediyor. Bugün benim bir büyükbaş hayvana yaptığım masraf nereden baksan 100 bin TL’ye yakın. Vatandaş, bu fiyatları duyunca inanası gelmiyor. Bu hayvanlar buraya gökten inmiyor. Bir nakliyeciye 41 tane büyükbaş hayvanımı getirmesi için 100 bin TL para verdim. Belediyenin bize tahsis ettiği şu alanda bir çadır için 100 bin TL para ödüyorum. Bu hayvanlara sürekli bakması için çoban çalıştırıyoruz. Bir çobanın bugün aylık maliyeti en az 50 bin TL” ifadelerini kullandı.

Kurbanlık hayvan satıcısı, sözlerinin devamında, “Bizler de böyle olsun istemiyoruz ama bize değer verilmiyor. Vatandaş da bu fiyatları duyunca kurbanı kendi kesmek yerine farklı alternatiflere yöneliyor. Birçoğu kesilen kurbanını bile görmüyor. Son dönemlerde bir de zincir marketler kurban işine girdiler. Ne kadar güvenilirler ki, vatandaşımız buralara yönelim sağlıyor. Markette şişe şişe alkol satılıyor, aynı market Kurban Bayramı’nda kurban satıyor. Kurban, dinimizce vacip bir ibadet. Dinimizde alkol satan yerden kurban alımı ne kadar doğru olur. Herkes kendi alanında iş yapmalı. Hükümetimiz de bizleri ezdirmemeli ve bu konularla özel olarak ilgilenmeli. Biz hayvancılıkla uğraşan vatandaşlar, gerekli değeri görmüyoruz” şeklinde konuştu.

Millî Gazete, kurban pazarındaki vatandaşların duygu ve düşüncelerini de sordu. Kurban Bayramı’nın heyecanını eskisi gibi yaşayamadıklarını ifade eden bir vatandaş, “Çocukluğumuzda babamla beraber kurban pazarına gelip 2 tane kurbanlık alıp gittiğimizi hatırlıyorum. Kurban, dinimizce vacip bir ibadettir. Ama bir Müslüman’ın en mutlu günlerinden biridir. Babamın eskiden yüzündeki mutluluğu hatırlıyorum ve babamı o şekilde görmek biz çocuklarını da mutlu ediyordu. Babam hem annem adına hem de kendi adına kurban kesiyordu. Bugün babam emekli olduğu günden bu yana 3 bayramdır kurban kesemiyor. Cidden bu duruma çok üzülüyorum. Bugün arkadaşlarımızla beraber büyükbaş kurban almaya geldik. Bizim durumumuz ülke standartlarının üzerinde. Büyükbaş hayvan alıyoruz. Ben, babam ve annem adına da hisse aldım ve onlara sürpriz yapmak istedim” ifadelerini kullandı.

Kurbanlık hayvan satıcılarının değerinin bilinmediğini söyleyen kurban pazarı esnafları, “Hayvan alımı, satımı ve beslemesi ile uğraşıyoruz. Özellikle bir sene boyunca Kurban Bayramı için hazırlık yapıyoruz. Ama artık maalesef gelip yaptığımız hizmete değmediğini düşünür olduk. Neden diye sorarlarsa bir çuval yem olmuş 600 TL. Bir hayvanı 75-80 bin TL arasında alıyoruz, daha düşük fiyatlarda da alabiliriz ama kurban olmuyor. Bir hayvanın kurban olabilmesi için kapak atmış olması gerekiyor. Kapak atan hayvanın da fiyatı yüksek oluyor. Bir büyükbaş hayvanın en kötü ihtimalle yıllık yemek ve bakım masrafı 30 bin TL. Bugün ben hayvanımı 120 bin TL’den satamıyorum. Ben bu hayvandan kâr etmezsem eğer bir senemi nasıl geçireceğim? Diğer kurbana nasıl hazırlık yapacağım. Ülkemizde giderek maliyetler yükseliyor. Bugün bir çuval yemi 600 TL’ye alırken yarın aynı fiyata alabilmemin garantisi olmuyor. Lütfen ilgili yerler ve vatandaşlarımız bizleri ezmeyin ve üzmeyin. Köylü olmazsa şehir olmaz” ifadelerini kullandı.