Flaş Haber
Ümmetin Habibullah Hasreti
Öcalan ile barışırken bizlerden de bi helallik alsanız diyoruz… Püskevit ile DEM’lenmek size mi has?
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin PKK elebaşı Abdullah Öcalan’ı Meclis kürsüsüne daveti sonrası siyaset gündemi karışırken yazarlarımızdan Ali Sertkılıç da "Bu topraklarda barışı, kardeşliği sizden çok biz istiyoruz ama…Öcalan ile barışırken bizlerden de bi helallik alsanız diyoruz…" siteminde bulundu.
GÜNDEM
03.01.2025, 11:45
1
Yaklaşık son bir aydır ülkemizde siyasetin gündemi allak bullak.
İnanın olan biteni hâlâ anlayamadığımızı söylersek abartmış olmayız.
Bir sabah kalktık ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin PKK elebaşı Abdullah Öcalan’ı Meclis kürsüsüne daveti ile sarsıldık.
Aslında Öcalan’a sorsanız ev hapsine çoktan razıydı ama Bahçeli, epey yukarıdan başladı pazarlığa.
Artık ev hapsi de kurtarmaz anlayacağınız.
Öcalan’ı Meclis’e, DEM Parti grubuna davet eden isim, DEM Parti’nin muadili HDP için kapatma davasının fitilini ateşleyen kişi.
Ve an itibarıyla HDP’nin kapatma davası Anayasa Mahkemesi’nin gündeminde, karar bekleniyor.
DEM Parti ise devletin koridorlarında açılım sürecini yürütüyor.
Sorun nerede anlamışsınızdır sanırım.
Sorunun bir diğeri de aradan çok da uzun zaman geçmedi ama iki seçim kazanıldı “DEM’lenme” diliyle.
Mesela 2034’teki Cumhurbaşkanlığı seçiminin tek gündemi, “Millet İttifakı kazanırsa Öcalan’ın serbest kalacağı”, yerel seçimlerin gündemi ise “Cumhur İttifakı’nın kaybedeceği her bir belediyeye PKK’lıların yerleştirileceği”ydi.
Bu propaganda, o kadar yüksek tonda yapıldı ki; inanın bir ara biz de kendimizden şüphe eder duruma düştük.
“Yoksa biz de PKK’nın şehir kadrosuna mı katıldık da farkında değiliz” diye kendi kendimizi sorguladığımız zamanlar olmuştur.
Bir ara kendimizin vatan hainliğinden de şüphe ettik.
Hatta dönemin içişleri bakanı, ağzını doldurarak Millî Görüşçülere PKK ile ortaklık imzalama iftirası atmadı mı?
Hatta kinine yenilip, işi Temel Karamollaoğlu Bey’in korumalarını çekmeye kadar vardırmadı mı?
Bütün bunlar bu ülkede yaşanmadı mı?
Bizim gördüklerimiz, yaşadıklarımız rüyadan mı ibaretti?
Gelelim günümüze...
İnanın en az sizin kadar hatta daha fazla, bu ülkede kardeşlik hukuklarının güçlendirilmesini arzuluyoruz.
Ama madem böyle oluyorsa, neden medyanız ile, trolleriniz ile, cübbelileriniz ile, cazgırlarınız ile üzerimize çullandınız?
Farkındaysanız bizler yine sessizliğe büründük.
Çok umutlu olmasak da, iş tutuşunuzu tasvip etmesek de umulur ki; ülkemizin oldukça fazla ihtiyacı olan kardeşliği tesis edersiniz.
Daha önce deneyip ülkeye ağır bedeller ödettikten sonra inkâr ettiğiniz sürecin benzerini de yaşatmayasınız bu ülkeye…
Öcalan ile barışırken bizlerden de bi helallik alsanız diyoruz...
Bir şeye karşı olmak ya da desteklemek bir tarafa, çarpıklığı dillendirmek başka bir tarafa.
Daha bir ay önce koltuğuna kayyum ataması yapılan Mardin Belediye Başkanı Ahmet Türk, dün iktidarın söz sahibi Devlet Bahçeli ve Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş ile görüştü.
O gün kayyum atamalarını eleştirenler hain ilan edilirken, bugün koltuğunda kayyum oturan Ahmet Türk, iktidarın sofrasında ağırlandı.
Her iki icraatın altında imzası olanlar, şu an ülkenin geleceğine yön verme iddiasındalar.
Bu kadar sert dönüşler baş döndürüyor, onu izah etmeye çalışıyoruz.
“Püskevitle DEM”lenme hakkına gelince… Bu hak sadece size mi özgü?
Haaa bir de;
Devlet dediğimiz Bahçeli mi?
Öyleyse vay halimize!
İnanın olan biteni hâlâ anlayamadığımızı söylersek abartmış olmayız.
Bir sabah kalktık ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin PKK elebaşı Abdullah Öcalan’ı Meclis kürsüsüne daveti ile sarsıldık.
Aslında Öcalan’a sorsanız ev hapsine çoktan razıydı ama Bahçeli, epey yukarıdan başladı pazarlığa.
Artık ev hapsi de kurtarmaz anlayacağınız.
Öcalan’ı Meclis’e, DEM Parti grubuna davet eden isim, DEM Parti’nin muadili HDP için kapatma davasının fitilini ateşleyen kişi.
Ve an itibarıyla HDP’nin kapatma davası Anayasa Mahkemesi’nin gündeminde, karar bekleniyor.
DEM Parti ise devletin koridorlarında açılım sürecini yürütüyor.
Sorun nerede anlamışsınızdır sanırım.
Sorunun bir diğeri de aradan çok da uzun zaman geçmedi ama iki seçim kazanıldı “DEM’lenme” diliyle.
Mesela 2034’teki Cumhurbaşkanlığı seçiminin tek gündemi, “Millet İttifakı kazanırsa Öcalan’ın serbest kalacağı”, yerel seçimlerin gündemi ise “Cumhur İttifakı’nın kaybedeceği her bir belediyeye PKK’lıların yerleştirileceği”ydi.
Bu propaganda, o kadar yüksek tonda yapıldı ki; inanın bir ara biz de kendimizden şüphe eder duruma düştük.
“Yoksa biz de PKK’nın şehir kadrosuna mı katıldık da farkında değiliz” diye kendi kendimizi sorguladığımız zamanlar olmuştur.
Bir ara kendimizin vatan hainliğinden de şüphe ettik.
Hatta dönemin içişleri bakanı, ağzını doldurarak Millî Görüşçülere PKK ile ortaklık imzalama iftirası atmadı mı?
Hatta kinine yenilip, işi Temel Karamollaoğlu Bey’in korumalarını çekmeye kadar vardırmadı mı?
Bütün bunlar bu ülkede yaşanmadı mı?
Bizim gördüklerimiz, yaşadıklarımız rüyadan mı ibaretti?
Gelelim günümüze...
İnanın en az sizin kadar hatta daha fazla, bu ülkede kardeşlik hukuklarının güçlendirilmesini arzuluyoruz.
Ama madem böyle oluyorsa, neden medyanız ile, trolleriniz ile, cübbelileriniz ile, cazgırlarınız ile üzerimize çullandınız?
Farkındaysanız bizler yine sessizliğe büründük.
Çok umutlu olmasak da, iş tutuşunuzu tasvip etmesek de umulur ki; ülkemizin oldukça fazla ihtiyacı olan kardeşliği tesis edersiniz.
Daha önce deneyip ülkeye ağır bedeller ödettikten sonra inkâr ettiğiniz sürecin benzerini de yaşatmayasınız bu ülkeye…
Öcalan ile barışırken bizlerden de bi helallik alsanız diyoruz...
Bir şeye karşı olmak ya da desteklemek bir tarafa, çarpıklığı dillendirmek başka bir tarafa.
Daha bir ay önce koltuğuna kayyum ataması yapılan Mardin Belediye Başkanı Ahmet Türk, dün iktidarın söz sahibi Devlet Bahçeli ve Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş ile görüştü.
O gün kayyum atamalarını eleştirenler hain ilan edilirken, bugün koltuğunda kayyum oturan Ahmet Türk, iktidarın sofrasında ağırlandı.
Her iki icraatın altında imzası olanlar, şu an ülkenin geleceğine yön verme iddiasındalar.
Bu kadar sert dönüşler baş döndürüyor, onu izah etmeye çalışıyoruz.
“Püskevitle DEM”lenme hakkına gelince… Bu hak sadece size mi özgü?
Haaa bir de;
Devlet dediğimiz Bahçeli mi?
Öyleyse vay halimize!
10
hafif yağmur
Namaz Vakti
05 Ocak 2025
İmsak | 06:18 | ||
Güneş | 07:44 | ||
Öğle | 12:45 | ||
İkindi | 15:15 | ||
Akşam | 17:36 | ||
Yatsı | 18:57 |
Takımlar | O | P |
---|
Takımlar | O | P |
---|
Takımlar | O | P |
---|
Takımlar | O | P |
---|