Flaş Haber
Ümmetin Habibullah Hasreti
“Devletimizin tapusuna güvenmeyelim de neye güvenelim?”
Eyüpsultan Pirinççi Mahallesi’ndeki tapu mağduru vatandaşlar Milli Gazete’ye konuştu.
GÜNDEM
07.01.2025, 07:35
1
İstanbul’un güzide ilçelerinden Eyüpsultan’ın Pirinççi Mahallesi’nde vatandaşlar tapulu arazileri için hukuk mücadelesi veriyor. Pirinççi Mahallesi’nde yıllar önce bedelini ödeyerek arsa satın alan vatandaşların bir kısmının tapusu iptal edilirken bazı vatandaşların ise hukuk mücadelesi devam ediyor. İlk olarak 1955 yılında verilen arazi tapularının 65-70 yıl sonra iptal edilme sebebine ise bölgenin evveliyattan orman olduğu gerekçe gösteriliyor. Bölgedeki arazi sahiplerinden Ali Usda ve Ramazan Bulca, yaşadıkları mağduriyeti Millî Gazete’ye anlattı.
İstanbul’un Eyüpsultan ilçesinin Pirinççi Mahallesi’nde tapulu arazileri olan vatandaşların yaşadığı mağduriyet yıllardır çözülemedi. Bölgedeki arazilerin tapuları 16 Aralık 1955 tarihinde 4753 sayılı Kanun gereği 31 No’lu Toprak Tevzi Komisyonları tespitine göre köylülere verilmişti. Bölgedeki arazilerin mevzu tarihte satın alımında herhangi bir problem oluşmazken, 1987 senesinde bölgeden orman kadastrosu geçmiş ve bütün parsellere ormanla ilişki şerhi koyulması sonucu çok sayıda vatandaşımız mağdur duruma düşürüldü.
Ormanla ilişki şerhi koyulduktan sonra Diler Holding’e ait Eti Toprak Endüstrisi ve Ticaret A.Ş, bölgede bulunan arazisi için hukuk yoluna başvurarak şerhi kaldırdı. Bölgede arazi sahibi vatandaşlar bireysel olarak Eti Toprak Endüstrisi ve Ticaret A.Ş’nin davayı kazanması sonucu mevcut davayı emsal göstererek dava açtı. Eyüpsultan’da görülen davalar vatandaşların lehine sonuçlandıktan sonra Yargıtay’a taşındı. Yargıtay ise Eti Toprak Endüstrisi ve Ticaret A.Ş’nin davası yanlış emsaldir diyerek kararı değiştirdi. Mağdur vatandaşların devlet tarafından verilen tapuları iptal edilirken bir kısmının da tapu iptali ile ilgili hukuk süreci devam ediyor.
Pirinççiler Mahallesi’nde yaşatılan mağduriyetle ilgili uzun yıllardır hukuk yolları ile hakkını arayan Ali Usda, “Eski adı ile Eyüpsultan Pirinççi Köyü, yeni adı ile Pirinççi Mahallesi olan bölgenin, Çıngırak Sokak ve Müşerref Sokak sakinleriyiz. Bölgemizde 1951 yılında biz köylülere topraklar verildi. 25 yıl satılmama ve amacına uygun kullanma kaydı ile verilen topraklarımız 1955'te devlet tarafından bizlere resmi olarak tapulandırıldı. Devlet kontrolü ile 25 yıl sonra verilen toprakların ücretlerini bizler ödedik ve amacına uygun kullandığımızın tespiti yapıldıktan sonra satılamaz kaydını kaldırttık. 1987 yılında babam gibi birçok toprak sahibinin haberi yokken tapulu arsalarımız ve arazilerimize orman şerhi koyulmuş. Bölgede bizim gibi tapu sahibi birçok vatandaş şerhi kaldırmak için çabalamaya başlayarak adalet arayışımızı ve hukuk süreçlerini başlattık” şeklinde konuştu.
30 yıldır yaşadıkları bu mağduriyetin kendilerini maddi ve manevi yıprattığını ifade eden Usda, “Biz köylü vatandaşlar o dönemde şerhi kaldırmak için yollar ararken öğrendiğimiz bilgiler aracılığı ile Diler Holding’e ait Eti Toprak Endüstrisi ve Ticaret A.Ş’nin bölgede bulunan 450 dönümlük arazisinden hukuk yolları ile şerhi kaldırttığını öğrendik. Bizler de hukuk sürecimizde bu davayı emsal gösterdik. O dönemde Eyüpsultan ilçemizde görülen davalarda mahkemeler gösterdiğimiz emsal davayı kabul etmiş bizlerin lehine karar vermiştir. Bizler mahkemeyi kazandıktan sonra dava süreci Yargıtay’a taşınmış ve Yargıtay gösterdiğimiz emsali yanlış emsal olarak kabul etmiş ve kararı iptal etmiştir. Yıllardır haklı olduğumuz bir davada mağduriyet yaşamanın yorgunluğu varken hâlâ hakkımızdan vazgeçmiyoruz. İlgili tüm birim ve devlet kurumlarından bizlere karşı adil bir karar almasını bekliyoruz” ifadelerini kullandı.
Bölgede mağduriyet yaşayan vatandaşların Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından dava edildiklerini anlatan Ramazan Bulca ise, “1991 yılında Esenler’de emlakçı bir arkadaş o zaman ki ismi ile Pirinççi Köyü’ndeki bu arazileri gösterdi bizlere. Aynı şartlarda Arnavutköy’de de arazi alma imkânım vardı. Pirinççi Köyü’nde ki araziyi almak için tapuya gittik ve o dönemde tapudaki yetkili bize arazi üzerinde hiçbir problem olmadığını söyledi. 13 kişi birleşerek bir arkadaşın üzerine tapuyu aldık. Aradan geçen birkaç seneden sonra Orman Bakanlığı bizi yer işgalinden mahkemeye verdi. Mahkemeden beraat ettik. Sonra tapu iptal davası açtı. Şu an da tapularımız iptal oldu ama tapuya işlenmedi. Şu an Orman Bakanlığı bizi tekrar mahkemeye verdi. O arazileri aldığımız dönemde çoluğumuz çocuğumuzun rızkı ve birikmişlerimizle aldık. Bizler devletimize, devletin tapu dairesine ve devletin tapusuna güvenmeyip nereye güveneceğiz. Kaç yıldır mahkemelerde uğraşıyoruz. Yıprandık ve hakkımızın verilmesini, adaletli davranılmasını istiyoruz” dedi.
T.C. Orman Bakanlığı’na dilekçe yazdıklarını ve 30 senedir uğraştıklarını anlatan Ramazan Bulca, “T.C. Orman Bakanlığı’na çağrıldık ve bizden ifade aldılar. Tutanak tutuldu hakkımızda. Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne (TBMM) dilekçe verdik. TBMM Komisyonu, bize gerekli maddeleri sayarak Meclis komisyonunun kanun çıkarma yetkisi olmadığını ve vekillerin böyle bir yetkiye sahip olduğunu anlatarak gerekli yazıları vekillere ulaştırdıklarını söyledi. Cumhurbaşkanlığı’na da bu dilekçemizin yollandığını söylediler. Konuyla alakalı olan kurumlar, kuruluşlar ve vekiller bu olayı halletmek için gerekli çabayı göstermiyor. Bu konunun esas muhatabının Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olduğunu düşünüyoruz. Cumhurbaşanımızından bölgede adaleti sağlamasını istiyoruz” diyerek adalet aradıklarını dile getirdi.
Muhabir: Muhammed Ali Gökmen
İstanbul’un Eyüpsultan ilçesinin Pirinççi Mahallesi’nde tapulu arazileri olan vatandaşların yaşadığı mağduriyet yıllardır çözülemedi. Bölgedeki arazilerin tapuları 16 Aralık 1955 tarihinde 4753 sayılı Kanun gereği 31 No’lu Toprak Tevzi Komisyonları tespitine göre köylülere verilmişti. Bölgedeki arazilerin mevzu tarihte satın alımında herhangi bir problem oluşmazken, 1987 senesinde bölgeden orman kadastrosu geçmiş ve bütün parsellere ormanla ilişki şerhi koyulması sonucu çok sayıda vatandaşımız mağdur duruma düşürüldü.
Ormanla ilişki şerhi koyulduktan sonra Diler Holding’e ait Eti Toprak Endüstrisi ve Ticaret A.Ş, bölgede bulunan arazisi için hukuk yoluna başvurarak şerhi kaldırdı. Bölgede arazi sahibi vatandaşlar bireysel olarak Eti Toprak Endüstrisi ve Ticaret A.Ş’nin davayı kazanması sonucu mevcut davayı emsal göstererek dava açtı. Eyüpsultan’da görülen davalar vatandaşların lehine sonuçlandıktan sonra Yargıtay’a taşındı. Yargıtay ise Eti Toprak Endüstrisi ve Ticaret A.Ş’nin davası yanlış emsaldir diyerek kararı değiştirdi. Mağdur vatandaşların devlet tarafından verilen tapuları iptal edilirken bir kısmının da tapu iptali ile ilgili hukuk süreci devam ediyor.
Pirinççiler Mahallesi’nde yaşatılan mağduriyetle ilgili uzun yıllardır hukuk yolları ile hakkını arayan Ali Usda, “Eski adı ile Eyüpsultan Pirinççi Köyü, yeni adı ile Pirinççi Mahallesi olan bölgenin, Çıngırak Sokak ve Müşerref Sokak sakinleriyiz. Bölgemizde 1951 yılında biz köylülere topraklar verildi. 25 yıl satılmama ve amacına uygun kullanma kaydı ile verilen topraklarımız 1955'te devlet tarafından bizlere resmi olarak tapulandırıldı. Devlet kontrolü ile 25 yıl sonra verilen toprakların ücretlerini bizler ödedik ve amacına uygun kullandığımızın tespiti yapıldıktan sonra satılamaz kaydını kaldırttık. 1987 yılında babam gibi birçok toprak sahibinin haberi yokken tapulu arsalarımız ve arazilerimize orman şerhi koyulmuş. Bölgede bizim gibi tapu sahibi birçok vatandaş şerhi kaldırmak için çabalamaya başlayarak adalet arayışımızı ve hukuk süreçlerini başlattık” şeklinde konuştu.
30 yıldır yaşadıkları bu mağduriyetin kendilerini maddi ve manevi yıprattığını ifade eden Usda, “Biz köylü vatandaşlar o dönemde şerhi kaldırmak için yollar ararken öğrendiğimiz bilgiler aracılığı ile Diler Holding’e ait Eti Toprak Endüstrisi ve Ticaret A.Ş’nin bölgede bulunan 450 dönümlük arazisinden hukuk yolları ile şerhi kaldırttığını öğrendik. Bizler de hukuk sürecimizde bu davayı emsal gösterdik. O dönemde Eyüpsultan ilçemizde görülen davalarda mahkemeler gösterdiğimiz emsal davayı kabul etmiş bizlerin lehine karar vermiştir. Bizler mahkemeyi kazandıktan sonra dava süreci Yargıtay’a taşınmış ve Yargıtay gösterdiğimiz emsali yanlış emsal olarak kabul etmiş ve kararı iptal etmiştir. Yıllardır haklı olduğumuz bir davada mağduriyet yaşamanın yorgunluğu varken hâlâ hakkımızdan vazgeçmiyoruz. İlgili tüm birim ve devlet kurumlarından bizlere karşı adil bir karar almasını bekliyoruz” ifadelerini kullandı.
Bölgede mağduriyet yaşayan vatandaşların Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından dava edildiklerini anlatan Ramazan Bulca ise, “1991 yılında Esenler’de emlakçı bir arkadaş o zaman ki ismi ile Pirinççi Köyü’ndeki bu arazileri gösterdi bizlere. Aynı şartlarda Arnavutköy’de de arazi alma imkânım vardı. Pirinççi Köyü’nde ki araziyi almak için tapuya gittik ve o dönemde tapudaki yetkili bize arazi üzerinde hiçbir problem olmadığını söyledi. 13 kişi birleşerek bir arkadaşın üzerine tapuyu aldık. Aradan geçen birkaç seneden sonra Orman Bakanlığı bizi yer işgalinden mahkemeye verdi. Mahkemeden beraat ettik. Sonra tapu iptal davası açtı. Şu an da tapularımız iptal oldu ama tapuya işlenmedi. Şu an Orman Bakanlığı bizi tekrar mahkemeye verdi. O arazileri aldığımız dönemde çoluğumuz çocuğumuzun rızkı ve birikmişlerimizle aldık. Bizler devletimize, devletin tapu dairesine ve devletin tapusuna güvenmeyip nereye güveneceğiz. Kaç yıldır mahkemelerde uğraşıyoruz. Yıprandık ve hakkımızın verilmesini, adaletli davranılmasını istiyoruz” dedi.
T.C. Orman Bakanlığı’na dilekçe yazdıklarını ve 30 senedir uğraştıklarını anlatan Ramazan Bulca, “T.C. Orman Bakanlığı’na çağrıldık ve bizden ifade aldılar. Tutanak tutuldu hakkımızda. Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne (TBMM) dilekçe verdik. TBMM Komisyonu, bize gerekli maddeleri sayarak Meclis komisyonunun kanun çıkarma yetkisi olmadığını ve vekillerin böyle bir yetkiye sahip olduğunu anlatarak gerekli yazıları vekillere ulaştırdıklarını söyledi. Cumhurbaşkanlığı’na da bu dilekçemizin yollandığını söylediler. Konuyla alakalı olan kurumlar, kuruluşlar ve vekiller bu olayı halletmek için gerekli çabayı göstermiyor. Bu konunun esas muhatabının Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olduğunu düşünüyoruz. Cumhurbaşanımızından bölgede adaleti sağlamasını istiyoruz” diyerek adalet aradıklarını dile getirdi.
Muhabir: Muhammed Ali Gökmen
10
hafif yağmur
Namaz Vakti
08 Ocak 2025
İmsak | 06:18 | ||
Güneş | 07:44 | ||
Öğle | 12:45 | ||
İkindi | 15:15 | ||
Akşam | 17:36 | ||
Yatsı | 18:57 |
Takımlar | O | P |
---|
Takımlar | O | P |
---|
Takımlar | O | P |
---|
Takımlar | O | P |
---|