Saadet Partisi Gençlik Kolları tarafından hazırlanan “Genç İşsizlik Raporu” yaşanan ekonomik sıkıntıların gölgesinde gençlerin sorunlarına dikkat çekerken, Saadet Partisi Gençlik Kolları Başkanı Ömer Faruk Çağrıcı, rapor ile ilgili olarak Millî Gazete’ye özel açıklamalarda bulundu. Çağrıcı, iktidarın çözüm merci olduğunu hatırlatarak, Saadet Partisi’nin iktidar olacakmış gibi çalışmalar yürüttüğünü ve bu raporun da bunun bir örneği olduğunu belirtti.
Gençlerin sadece gelecek kaygısı ile değil, bugünün kaygısı ile de mücadele ettiğini ifade eden Çağrıcı, tüm ülkenin değişmeyen gündeminin geçim sıkıntısı ve ekonomi olduğunu belirterek, “Bizler bu ve benzeri çalışmalarla gençlerimizin yaşadığı işsizlik gibi sıkıntılarını ciddi şekilde ele alıp politikalar geliştirmeye çalışıyoruz. Özellikle hayatını kurma arifesinde diğer gruplara göre çok daha zayıf durumda olan gençlerimiz, sadece işsizlikle mücadelesinde dahi yalnız, ilgisiz ve çözümsüz bırakılmış durumdadır” dedi.
İktidarın izlediği politikaya dikkat çeken Çağrıcı, iktidarın yeni istihdam sahaları açmak, üretime yönelik sektörlere destek vermek yerine gençleri hizmet sektöründe çalışmaya özendirecek tüm politikaları uygulamaya koyduğunu belirterek, “Ülkemizdeki istihdam oranının yüzde 20’ye yakını hizmet sektörü olarak kamuda çalışır hale gelmiştir. Gelişmekte olan bir ülke için facia olan bu korkunç veri dahi hükümetin istihdam planlamasının açık göstergesidir. Maalesef bu karar bir politika olarak değil düşünülmemiş bir karar olarak alındığından bunun dahi cefasını ülkemizin yarını gençler çekmektedir” ifadelerini kullandı.
Türkiye’de yaşanan genç işsizlik sorununun birden fazla temel nedeni olduğunu ifade eden Çağrıcı, başta ekonomik istikrarsızlık, düzensiz göç hareketleri, eğitim sistemi içerisindeki sorunlar ve iş gücü piyasasındaki dengesizlikler olduğunu kaydetti. Çağrıcı, “Türkiye'deki bu sorunların çözümü için gençlerin yeteneklerine uygun eğitim olanaklarının sağlanması, mesleki eğitim okullarının daha etkin kullanılması ve iş gücü eğitim kurslarının artırılması kritik öneme sahiptir. Üretim ve sanayi sektörlerinde ara eleman ihtiyacını karşılayacak programların geliştirilmesi, genç işsizliğin önüne geçmek için uzun vadeli çözümler sunabilir. Ayrıca devletin teşvik politikalarının adil ve şeffaf bir şekilde yürütülmesi, iş kurmayı ve genç istihdamını destekleyecek adımlar atılması gerekmektedir” dedi.
Kamuda istihdama dikkat çeken Çağrıcı, bu durumun ekonomik büyümeye etkisinin sınırlı olduğunu kaydederek, “Üretim odaklı politikaların önceliklendirilmesi daha kalıcı bir çözüm olacaktır. Diğer ülkelerde uygulanan genç işsizliği azaltma politikaları, Türkiye için önemli bir referans kaynağı olabilir. Bu ülkelerden alınacak ilhamla, Türkiye'de de genç işsizliği çözmek için hem eğitim hem de istihdam politikaları daha etkin bir şekilde hayata geçirilebilir. Eğitim sistemi, gençleri iş dünyasına hazırlayacak şekilde yeniden yapılandırılmalı ve mesleki eğitim daha geniş kitlelere ulaştırılmalıdır. Ayrıca devletin gençlere yönelik teşvik ve destek politikalarının yaygınlaştırılması ve etkin bir şekilde denetlenmesi, gençlerin iş gücüne katılımını artıracaktır” ifadelerini kullandı.
Kamu ile özel sektör arasındaki iş birliğini güçlendirecek adımların da önemli olduğunu ifade eden Çağrıcı, bu iş birliği ile gençlere yönelik uzun vadeli çözüm önerilerinin sunulabileceğini kaydetti. Çağrıcı, genç işsizlik sorununun küresel bir sorun olduğunu ifade ederek, “Türkiye’de genç işsizliğin temel nedenleri arasında, arz ve talep dengesinin bozulması, eğitim ve iş dünyası arasındaki uyumsuzluk, gençlerin iş gücü piyasasındaki beceri yetersizlikleri ve ekonominin belirli sektörlerde yeterli istihdam sağlayamaması yer almaktadır. Çözüm önerileri, yalnızca genç işsizliği önlemekle kalmayıp, aynı zamanda ekonomik büyümeyi ve toplumsal refahı artırma potansiyeline de sahiptir” diye konuştu.
Eğitim alanında önemli adımların gerekli olduğunu kaydeden Çağrıcı, “İmalat sanayi ve mesleki eğitim programlarına yapılacak yatırımlar da genç işsizliğin çözümünde büyük önem taşımaktadır. Meslek liselerinin kalitesinin artırılması ve cazibesinin yeniden kazanılması, sanayi ve tarım gibi kritik sektörlerde ara eleman ihtiyacını karşılamada etkili olacaktır. Ancak bu süreçte, gençlerin ağır iş koşullarından korunması ve haklarının korunması için güçlü bir hukuki çerçeve oluşturulmalıdır. Staj uygulamalarında mevcut aksaklıklar ve suistimaller giderilmelidir. Staj programlarının verimliliği artırılarak, gençlerin mezun olduktan sonra iş bulma sürecinde daha donanımlı hale gelmeleri sağlanabilir” dedi.
Genç işsizliğin çözümünün birçok alan üzerinde yapılacak çözümler ile mümkün olduğunu ifade eden Çağrıcı, “Genç işsizliğin çözümü için bütüncül bir yaklaşıma ihtiyaç vardır. Eğitim sistemi, ekonomik politikalar ve iş gücü piyasası dinamikleri bir arada ele alınarak, gençlerin iş hayatına daha verimli bir şekilde katılmaları sağlanmalıdır” ifadelerini kullandı.