HAMAS; kendi savaştı, kendi öldü, kendi püskürttü… Size ne oluyor?!

Tam 15 ay boyunca,
50 bin kez öldüler,
7 düvele karşı yeri geldi tek kolla savaştılar…
Biz ise belki de
milyonlarca kez hamaset ürettik…
Yalan söyledik…
İhanet ettik…
Sözümüzde durmadık…
Her türlü korkaklığı sergiledik…
Yedik, iştik eğlendik…
Arada bir dua ettik ama…
‘Haçlı’nın evlatları görevini yaptı…
Hem de tam manasıyla!
Topuyla, tüfeğiyle olmaları gereken yerdeydi…
Biz ise hiç ortalıkta gözükmedik…
Ortalıkta gözüksek de “çok ortada durduk!”
Tarafımız, tarafsızlığın hemen yanı başındaydı …
Çoğu zaman, utanmazlığın ete kemiğe bürünmüş hali olarak dolaştık ulu orta.
Açlıktan öldüler
biz yedikçe semirdik…
Soğuktan dondular
biz ise doğalgazı kökledik…
Şehitler kervanı, çoğu zaman
gemi filolarının gölgesinde kaldı…
Asrın mücahidi, son nefesinde elindeki son sopayı düşmana fırlattı….
Biz ise elimizdekini, avucumuzdakini
gemilere yükleyip düşmana yolcu ettik..
HAMAS 50 bin kez ölürken
1 kez olsun riske girilmedi…
Konuşurken mücahit,
ticaret esnasında müteahhit olundu.
Kuldan utanmaz Allah’tan korkmazlar!
Dönüp HAMAS’ın elinden zaferini de alacaklar…
HAMAS;
kendi savaştı,
kendi öldü,
kendi püskürttü…
Size ne oluyor?!
SİZİN PAYINIZA ANCAK UTANMA DÜŞER!