Herkes meşrebine uygun davranıyor

15 ay boyunca işgalci İsrail rejimine karşı tüm imkânsızlıklara rağmen kahramanca bir direniş sergileyen HAMAS’ın askeri kanadı İzzeddin Kassam Tugayları, rehine takas anlaşmasının şartlarını yerine getirirken bütün dünyaya, unutulmayacak bir insanlık dersi verdi. Kassam’ın himayesindeki İsrailli rehin kadın askerler, salıverilmeleri sırasında mücahitlere “kendilerine çok iyi baktıkları için” teşekkür etti. Buna karşılık İsrail zindanlarında uzun yıllar boyunca esir hayatı yaşayan Filistinli mahkûmlar ise salıverildikten sonra yaşadıkları acıları bir kabir hayatına benzetirken, tüm dünyaya Siyonist İsrail’in ne kadar vahşi ve gaddar bir rejim olduğunu kez daha ispatladılar.

Geçtiğimiz gün serbest bırakılan İsrailli kadın askerlerin morallerinin oldukça yüksek, enerjik ve iyi beslenmiş oldukları göze çarptı. Yüzlerinin güldüğü görülen İsrailli esir askerlerden biri, Arapça selam vererek, “Kassam Tugayları’na iyi muameleleri için teşekkür ederim” dedi. Bir diğer esir ise, “Yemek, içecek ve kıyafetler için teşekkür ederim” ifadesini kullandı.
İslâm’ın savaş hukukuna sıkı sıkıya bağlı kalan, bütün ahlaki değerlerini Kur’an ve sünnetten alan Kassam mücahitleri, Gazze’ye işgale gelen İsrailli kadın askerleri rehin aldıktan sonra adeta kendi evlatlarına bakar gibi özenle baktı.

HAMAS ile İsrail arasındaki esir takasının 2’nci turunda serbest bırakılan Filistinli esirler ise İsrail hapishanelerinde kaldıkları uzun yıllar boyunca maruz bırakıldıkları açlık ve işkenceleri büyük bir üzüntü içinde anlattılar.
Filistinli esir Muhammed Şakir Mealla, İsrail hapishanelerinde 22 yıl 11 ay hapis cezasını tamamladığını belirterek, “İsrail hapishanelerinde özellikle 7 Ekim 2023’ten itibaren kasıtlı olarak açlığın işkence aracı olarak kullanıldığını” kaydetti. Mealla, Filistinli esirlerin sağlık hizmetlerinden ve temel ihtiyaçlardan mahrum bırakıldığını aktardı.

10 yılı demir parmaklıkların arkasında geçirdikten sonra özgürlüğüne kavuşan Faysal ise, “Bizler karanlık bir kabirdeydik. Elhamdülillah, zalim hapishaneden çıktık. Bütün her şeyden mahrumduk. Sağlık hizmetinden, gıdadan yoksunduk. Ne kadar aç olduğumuzu anlatamam, zalim ve feci bir açlıktı. Son bir buçuk yıldır tok, korku yaşamadan, başımızı ellerimizin arasına almadan yatmadık. Bizim irademizi kırmaya çalışıyordu” şeklinde konuştu.

23 yıl İsrail hapishanelerinde kalan Filistinli esir Halil el-Musellem, hapishanelerde zor şartlarla karşılaştıklarını, kendilerine eziyet edildiğini, aç bırakıldıklarını ve vahşi saldırılara maruz kaldıklarını söyledi. Buna rağmen inançlarını kaybetmediklerini ve davalarına olan bağlılıklarını sürdürdüklerini ifade eden Musellem, Filistin halkının kendilerine verdiği destekle ve inançları sayesinde bu zorlukların üstesinden geldiklerini belirtti.