Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'nın müsilaj konusunda yaptığı uyarılar, Büyükçekmece Kumburgaz'da amatör bir dalgıcın su altı araştırmasıyla somut bir veriye dönüştü. Dalgıcın 1.5 metre derinlikte tespit ettiği yoğun müsilaj tabakası, Marmara Denizi ekosisteminin ciddi bir tehdit altında olduğunu ve bilimsel çalışmaların bu konuya daha fazla odaklanması gerektiğini gösteriyor.

Marmara Denizi ve Çanakkale Boğazı'nda, küresel ısınma ve aşırı kirlenme gibi faktörlerin etkisiyle tetiklenen müsilaj oluşumu, deniz ekosistemini tehdit eden en önemli sorunlardan biri olarak yeniden gündeme geldi.
İstanbul'un Büyükçekmece ilçesinde ikamet eden Cafer Cantürk, 1 Ocak 2025 sabahı hobi amacıyla Kumburgaz'dan denize daldı.
Cantürk daldığı yerden 1 buçuk metre kadar derinde deniz salyası olarak bilinen müsilaj manzarası ile karşılaştı. Yer yer yoğunlaşan müsilaj görüntüleri Cantürk tarafından su altında kamera ile kaydedildi.

Görüntüler, geçtiğimiz yıllarda Marmara Denizi'nin birçok noktasında oluşan üzücü manzaraları akıllara getirdi.
Ayrıca geçen gün, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, Marmara Denizi'ne kıyısı bulunan İstanbul dahil 7 ilin müsilaj riski altında olduğu belirtilerek, bu çevre felaketinin tekrar yaşanmaması için ileri biyolojik arıtma tesislerinin acilen hayata geçirilmesi gerektiği vurgulandı.

Deniz dibindeki müsilaj görüntülerini kaydeden vatandaş Cafer Cantürk, şu ifadeleri kullandı:

“1 Ocak sabahı buraya geldim avlanmak için. Denize ilk girdiğimde yerde bir tabaka fark ettim bunu ilk başta yosun tabakası gibi algıladım ama daha sonra ilerledikçe suyun içinde olayın çok farklı boyutlarda olduğunu düşünmeye başladım. Çok iç açıcı bir manzara ile karşılaşmadım açıkçası. Yüksek miktarda müsilaj olduğunu fark ettim. Bu manzara ile daha önce karşılaşmamıştım. Bu mevsimlerde de bu kadar çok müsilaj olmadığını da söylemişlerdi daha önce dalanlar. Müsilaj dışında derinlerde çok bir kirlilik yoktu ama bu kirliliğe bağlı olarak ortaya çıkan bir şey. Atık suların denizden derine verilmesi vesaire söz konusuyla ortaya çıkıyor. Bunları uzmanlar zaten yıllardır dile getiriyor. Çok üzüldüm gerçekten. Yüzeyde herhangi bir şey yok ama bu daha önceki senelerde karşılaştığımız manzaraya benziyor. Bu denizin dibinde oluşuyor zaten denizin dibinde öldükten sonra yüzeye çıkan ölüsünü görüyoruz deniz yüzeyinde."