Kürt sorunu Meclis’te çözülür adada değil!

Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan: Tüm siyasi partiler sürece dahil edilmeli, şehit yakınları ve gazilerimizin hassasiyetleri ciddiye alınmalı.

GÜNDEM 04.01.2025, 13:15
Kürt sorunu Meclis’te çözülür adada değil!

Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, parti genel merkezinde gerçekleştirilen İl Başkanları ve İl Müfettişleri Toplantısına katıldı.
Toplantı öncesinde bir basın açıklaması gerçekleştiren Arıkan, DEM Parti ile başlayan görüşmelere ilişkin açıklamalarda bulundu. Arıkan, “Kürt Meselesi gibi hassas ve köklü sorunların, seçim kazanma ya da Anayasa değişikliği ile yeniden seçilme gibi küçük hesapların nesnesi haline getirilmesi, telafisi mümkün olmayan derin ayrışmalara neden olacaktır. Adada konuşanların siyasete katıldığı, salonda konuşanların nezarete atıldığı bir süreç hiçbir yaraya merhem olmaz” dedi.
Önerilerde de bulunan Arıkan, “Tüm siyasi partiler ve toplumsal aktörler sürece etkin mekanizmalarla dahil edilmelidir. Başta şehit yakınları ve gaziler olmak üzere tüm toplum kesimlerinin hassasiyetleri ciddiye alınmalıdır” ifadelerini kullandı.
Saadet Partisi 9’uncu Olağan Kongresi sonrası ilk İl Başkanları ve İl Müfettişleri Toplantısını gerçekleştirdiklerini ifade eden Arıkan, parti mensuplarına teşekkür ederken, 2024 yılının sona ermesinin ardından yeni bir yıla geçildiğini hatırlattı. Arıkan, “2025 inşallah; yeniliğin, yenilenmenin ve yeni nesil siyasetin konuşulduğu bir yıl olacak. Bizler gelecek için umutluyuz, inançlıyız ve heyecanlıyız. Buradaki hâzirun ile bunu hep birlikte başaracağız inşallah” dedi. 2024 YILI EKONOMİK AÇIDAN ZOR GEÇTİ, KABUL EDİLEN BÜTÇEYE GÖRE 2025’TE ZOR GEÇECEK
Arıkan 2024 yılına ilişkin değerlendirmelerde bulunurken, 2024 yılının ülkemiz için enflasyon, faiz ve yoksulluğun hakim olduğu bir yıl olduğunun altını çizdi. Arıkan, “İktidarın yanlış ekonomi politikalarının ağır faturasını 2024’te de vatandaşlarımız ödedi. Milyonlarca emeklimiz ‘emekliler yılı’ ilan edilen 2024'ü açlık sınırının neredeyse yarısına tekabül eden bir ücretle geçirmek zorunda kaldı. Asgarî ücretse günden güne artan enflasyonla 2024’ün büyük kısmında  açlık sınırının altında kaldı. İktidarın tüm algı oyunlarına, TÜİK'in tüm rakam manipülasyonlarına rağmen ekonomide hiçbir iyileşme olmamıştır. Rant, faiz, yolsuzluk ve ballı ihale eksenli yanlış ekonomi yönetimi bir avuç azınlık dışındaki 85 milyon insanımızı yoksulluğa itmiştir. Mecliste milletvekili arkadaşlarımızın bütün itirazlarına rağmen, iktidarın oylarıyla kabul edilen 2025 bütçesi de önümüzdeki yılın zor geçeceğini işaret etmektedir” dedi.
ARIKAN, KADIN, ÇOCUK CİNAYETLERİNE DİKKAT ÇEKTİ, MÜLAKAT MAĞDURLARINI HATIRLATTI
Önceki yıl içerisinde sadece ekonomi değil çetelerin, kadına ve çocuklara karşı işlenen cinayetlerin gündeme geldiğini anımsatan Arıkan, “Narin, Sıla, İkbal başta olmak üzere vahşilik ve gözü dönmüşlüğe kurban verdiğimiz masum canlarımız bizlerin uykularını kaçırdı. ‘Yeni Doğan Çetesi’ ülkemizdeki denetimsizliğin nasıl bir vahşiliğe ve yozlaşmaya dönüştüğünü ispatladı. Bu yıl en büyük bedeli maalesef geleceğimiz olan gençlerimiz ödedi. Yoksulluğa mahkûm edilen, mülâkat marifetiyle hakkı yenen, Filistin için eylem yaptığında işkence gören gençlerimiz, hiç hatırlamak istemeyecekleri bir yılı geride bıraktılar” ifadelerini kullandı. BÖLGE ÜLKELERİ BU YILI SADECE İSRAİL’İ KINAMAKLA VE SESSİZ KALMAKLA GEÇİRDİ
İsrail’in saldırılarını da hatırlatan Arıkan, İsrail’in saldırılarının geçen yıl tamamen sürdüğüne dikkat çekerek, “Hastaneleri, okulları, mülteci kamplarını ve ibadethaneleri dahi vurmaktan çekinmeyen terörist İsrail; Gazze'de yaktığı ateşi Lübnan'a, Suriye'ye, Yemen'e ve İran'a da taşımaktan çekinmedi. İsrail'in saldırılarına ancak cesaret veren bölge ülkeleri, bu yılı da kınamakla ve sessiz kalmakla geçirdi. Türkiye ise tüm itirazlarımıza rağmen ticarete devam ederek aziz milletimizin değerlerini yok saymaya, zalimin yanında durmaya devam etti. ‘Sevkiyatı durdur’ diyen gençler ve Vicdan Gemisi esir edilmiş; ticaret yapan limanlar ve Catherine’ler özgür bırakılmıştır” diye konuştu. TÜRKİYE SURİYE KONUSUNDA DAHA GÜÇLÜ İNSİYATİF ALMALI
Suriye’de yaşananlara da dikkat çeken Arıkan, Baas rejimi ve Esad yönetiminin devrildiğini işaret ederek, “Bu hem Suriye hem de bölgemiz için tarihi bir kırılmadır ve unutulmamalıdır ki asıl mesele şimdi başlamaktadır. 2025’te Suriye halkının haklı talep ve beklentilerinin istismar edilmesine fırsat verilmemelidir. Suriye’nin siyasi birliği ve toprak bütünlüğü mutlaka sağlanmalı, Türkiye bu konuda daha güçlü şekilde inisiyatif almalıdır. İsrail’in Golan tepeleri üzerinden işgali genişletme çabalarına, Suriye‘nin altyapısını tamamen yok etme girişimlerine karşı mutlaka önlem alınmalıdır. En önemlisi etnik ve mezhepsel fay hatlarını harekete geçirme tuzaklarına karşı uyanık olunması şarttır” dedi. BUGÜNE KADAR OLDUĞU GİBİ BUNDAN SONRA DA GAYRET GÖSTERMEYE DEVAM EDECEĞİZ
Saadet Partisi için 2024’ün Yeni Nesil Siyaset anlayışının işaret fişeğinin ateşlendiği gün olduğunu ifade eden Arıkan, 24 Kasım’da başlayan bu sürecin Saadet Partisi iktidarına yol açacağını belirterek, “Milletimizin karamsarlığını aydınlığa, üzüntüsünü umuda, yoksulluğunu refaha, korkusunu emniyete çevirecek olan Saadet kadroları; 2024 yılını aziz milletimiz ve coğrafyamız için çalışarak geçirmiştir. Bizler bu kötü dönemin biteceğine ve 85 milyon insanımızla birlikte ‘Yaşanabilir Bir Türkiye, Yeniden Büyük Türkiye ve Yeni Bir Dünya’ hayalini inşa edeceğimize yürekten inanıyoruz. Bunun için de bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da gayret göstermeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı. SAYIN ERDOĞAN’IN AÇIKLAMALARINI İNCELEDİĞİMİZDE HEP SABIR MESAJLARI GÖRÜYORUZ
Türkiye’nin yaşanması zor bir ülke haline geldiğini ifade eden Arıkan, vatandaşların her şeye rağmen yaşamını sürdürmeye çalıştığını belirterek, “Türkiye’de artık yaşanmıyor, sabrediliyor. Bunu elbette hem rakamlar hem Sayın Cumhurbaşkanının kendisi ifade ediyor. 2024’ün son haftalarında Sayın Erdoğan’ın açıklamalarını dikkatle incelediğimizde hep sabır mesajını görüyoruz. Son kabine toplantısından sonra, son grup toplantısından sonra, son il kongresinden sonra ve yeni yıl mesajında milletimizden sabır, metanet ve anlayış istedi. Türkiye gibi bir ülke sabır ve metanet tavsiyesiyle yönetilemez. Türkiye feraset ve dirayetle yönetilebilir” dedi. BURADA NE ADALET NE DE KALKINMA VAR
Açıklanan enflasyon ve maaş zamlarını işaret eden Arıkan, “Rakamlar artık bıçağın kemiğe dayandığını gösteriyor. Bakınız TÜİK enflasyon rakamlarını açıkladı. Enflasyon bir önceki aya göre yüzde 118 gibi rekor seviyede düşmüş. Ne hikmetse bu enflasyon maaşların açıklanacağı aylarda hızla düşüyor. Öte yandan TÜİK ile İTO arasında yüzde 70, TÜİK ile ENAG arasında yüzde 130 gibi devasa bir fark gözüküyor. Bugün Türkiye’de kira artışı: yüzde 58,51, gıda enflasyonu: yüzde 43,58, yeniden değerleme oranı: yüzde 43,93, akaryakıt fiyat artışı: yüzde 50, elektrik, doğalgaz zam artışı: yüzde 38 gerçekleşti. Fakat maaş zammı bununla doğru orantılı olmadı. Asgari ücrete: yüzde 30, emekliye: yüzde 15,75, memura: yüzde 11.55 zam artışı gerçekleşti. Burada ne adalet ne de kalkınma var” diye konuştu.
KÜRT SORUNU KÜÇÜK HESAPLARA ALET EDİLMEMELİ
DEM Parti ile gerçekleştirilen görüşmelere de dikkat çeken Arıkan, Saadet Partisi’nin Türkiye’nin menfaatlerini, bölgenin barış ve huzurunu merkeze alan mevzide bulunduğunun altını çizerek, “Şunu açıkça ifade etmek isterim: Kürt Meselesi gibi hassas ve köklü sorunların, seçim kazanma ya da Anayasa değişikliği ile yeniden seçilme gibi küçük hesapların nesnesi haline getirilmesi, telafisi mümkün olmayan derin ayrışmalara neden olacaktır. Diğer yandan Kürt Meselesinin terör eksenli bir alana hapsedilmesi ve çözümün güvenlik odaklı bir yaklaşıma indirgenmesi kalıcı bir çözümün önündeki en büyük engeldir. Adada konuşanların siyasete katıldığı, salonda konuşanların nezarete atıldığı bir süreç hiçbir yaraya merhem olmaz” dedi. TÜM TARAFLARIN SAMİMİYETİNE KAMUOYU İKNA EDİLMELİDİR
Saadet Partisi’nin önerilerini de sunan Arıkan, “Bizim bu konuda çözüm önerilerimiz bellidir. Yaşananların adı net olarak konulmalı ve şeffaflıkla kamuoyu ile paylaşılmalıdır. Sürecin amacının siyasi hesaplar değil, meseleye kalıcı çözüm üretmek olduğu ve tüm tarafların samimiyeti konusunda kamuoyu ikna edilmelidir. Tüm siyasi partiler ve toplumsal aktörler sürece etkin mekanizmalarla dahil edilmelidir. Başta şehit yakınları ve gaziler olmak üzere tüm toplum kesimlerinin hassasiyetleri ciddiye alınmalıdır. Alternatif plan ve yol haritaları çalışılarak Devlet, terör örgütünün ve liderinin inisiyatifine mahkum ve mecbur bırakılmamalıdır. Kamu güvenliğinden kesinlikle taviz verilmemelidir” ifadelerini kullandı. ÜLKEMİZİN MENFAATİNE OLAN HER ADIMIN YANINDA, ZARARINA OLAN HER GİRİŞİMİN KARŞISINDA DURACAĞIZ
İktidara atılan adımlara yönelik olarak ‘Mesele çözüm mü? Seçim mi? Diye soran Arıkan, çözümün olduğu bütün formüllerde Saadet Partisi’nin var olduğunu ifade ederek, “Biz başlamış olan bu süreci büyük bir dikkat ve titizlikle izlemekteyiz. Endişelerimizi mahfuz tutarak, önerilerimizin ve süreç içerisindeki atılacak adımların takipçisi olacağız. Aziz milletimiz emin olsun ki; Ülkemizin menfaatine olan her adımın yanında, zararına olan her girişimin karşısında duracağız” dedi. GELİN TOPYEKÛN DEMOKRATİKLEŞME VE KALKINKA HAMLESİ BAŞLATALIM
Her şeyin konuşulmak istendiği bir dönem içerisinde olunduğuna dikkat çeken Arıkan, bir çağrıda bulunarak, “Gelin şimdi, Türkiye’nin geleceğini şekillendirecek topyekûn bir demokratikleşme ve kalkınma hamlesini başlatalım. Bu hamle, yalnızca belirli bir meseleye odaklanmasın. Adaleti, özgürlüğü ve insan haklarını güçlendiren bir anlayış benimsensin. Bu anlayış; şeffaflık ve hesap verebilirlik ilkeleriyle güçlendirilsin. Hızlı ve yaygın bir kalkınma ile ekonomik ve sosyal eşitsizlikler azaltılsın. İnanın Türkiye’nin böyle bir hamleye çok ihtiyacı var."
Kaynak: MEHMET FAHRİ ÖZKAN

Yorumlar (0)
sanalbasin.com üyesidir
10
hafif yağmur
Namaz Vakti 06 Ocak 2025
İmsak 06:18
Güneş 07:44
Öğle 12:45
İkindi 15:15
Akşam 17:36
Yatsı 18:57
Puan Durumu
Takımlar O P
Takımlar O P
Takımlar O P
Takımlar O P
Whatsap İhbar Hattı