Pazarcı vatandaşa bakıyor, vatandaş pazarcıya! Millete reva görülen yalansız dolansız enflasyon gerçeği pazarda yaşanıyor

Bir vatandaş, "Her şey pahalı. Para yok, iş yok. Ne yapabiliriz? Pazara baka baka gidiyoruz. Ekmeğimi aldım başka bir şey alamadım. Para yok ki alayım. Pazarcılar bize bakıyorlar, biz de pazarcılara bakıyoruz" diye konuştu. Bir pazarcı esnafı ise "Üç almak yerine mecbur bir alıyorlar. Şu an tane tane alıyorlar, gram işi alıyorlar. Bir şey almak için elli sefer pazarlık yapıyorlar" dedi.
Yeni yıla sayılı günler kala Van Semt Pazarı’nın esnafı artan enflasyondan ve pahalılıktan dert yandı.
Semt Pazarlar Derneği Başkanı Emin Arı, “Maalesef ekonomi yok. Eskiden bir kişi, 20 nüfusa bakabiliyordu. Ama şu anda 20 nüfus 1 kişi bakamıyor. Esnaf ve halk mağdur. Halkın alım gücü yok. Eskiden poşet poşet götüren halk, şu an çıkma sebze meyveye yönelmiş. O da birer, ikişer kilo. Çünkü geçim kaynağı yok” dedi.

Artan kıyafet fiyatlarına “Mecbur alıyoruz, kıştır. Giyinmeyelim mi?” sözleriyle sitem eden bir başka pazar esnafı ise yeni yılda geçerli asgari ücretin en az 30 bin lira olması gerektiğini söyledi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a çağrıda bulunan esnaf, “Yeni yılda Cumhurbaşkanımıza seslenerek bu piyasaya el atmasını istiyoruz. Düzeltmesini istiyoruz. Asgari ücreti artırsın. Asgari ücretle geçinen insanlar bugün mağdurdur, perişandır, geçinemiyoruz. Asgari ücretin yeni yılda en az 30 bin liradan aşağı olmaması gerekiyor. Halk geçinemiyor. İnsanlarda alım gücü yok. Piyasada para yok'' diye konuştu.
Bir başka pazarcı esnafı ise “Zor geçiniyoruz gerçekten. Her gün zam geliyor. Biz de ne yapacağımızı bilmiyoruz. Yeni yılda toptancılar ‘zam gelecek tedbirinizi alın’ diyorlar” sözleriyle artan fiyatları eleştirdi. Pazarda alışveriş yapan bir vatandaş ise “İnşallah yeni yılda daha iyi olur ama bu gidişle seneye daha kötüye gideceğiz. Gittikçe kötüye gidiyoruz” ifadelerini kullandı.

Vatandaşların alım gücünün çok düştüğünü söyleyen bir esnaf ise “Üç almak yerine mecbur bir alıyorlar. Şu an tane tane alıyorlar. Gram işi alıyorlar. Bir şey almak için elli sefer pazarlık yapıyorlar. Allah halka yardım etsin. Halkın durumu sıkıntılı. Yeni yılda Allah hepimizin yardımcısı olsun'' diye konuştu.

Pazarda kıyafet satan bir esnaf ise “Türkiye piyasasında ekonomi bitmiş düzeyde. Müşterinin, esnafın alım gücü iki taraftan da bitmiş durumda” dedi.
Asgari ücretin en az 30 bin lira olması gerektiğini söyleyen esnaf, şöyle konuştu:

Pazarda alışverişe çıkan ancak alım gücü nedeniyle sadece ekmek alan bir vatandaş ise şöyle konuştu:

Pazar alışverişine çıkan bir kadın vatandaş ise artan pazar fiyatlarına ilişkin “Vallahi çok zordur. Geçim çok zor. Böyle giderse, insanlar geçinemez artık. Aldığımız her şey de mecburiyetten. Bir tek boğaza çalışıyoruz. Bu zamanda üç kişi çalışıyor, mutfağa yetemiyoruz. Yeni yılda daha da kötü olacak herhalde. Öyle bir beklentimiz var” diye konuştu. 

Bir başka pazarcı esnafı ise bu yıl yaşadığı ekonomik krizde yıllarca bu işi yapmasına rağmen ilk defa borca girdiğini anlattı.
Esnaf, şöyle konuştu:

“Ama asgari ücretin de yükselmesini istemiyorum. Çünkü asgari ücret yükselince, benim bu malzemelerimin fiyatı da yükseliyor. En azından 19 - 20 bin lira seviyesinde olursa, bu malzemede de aynı fiyat yerinde durursa iyi olur ama ikisini iyi bir şekilde ayarlamak gerekir. Geçen sene bu malzemeyi 150-200 lira bandında satarken, bu sene 800 - 900 liraya satıyorum. Aradaki fark yok."
"Her şey pahalı. Para yok. İş yok. Ne yapabiliriz? Pazara baka baka gidiyoruz. Ekmeğimi aldım başka bir şey alamadım. Para yok ki alayım. Pazarcılar bize bakıyorlar, biz de pazarcılara bakıyoruz. Bize bakan, derdimizi soran hiç kimse yok. Oy zamanı herkes akrabamız oluyor, herkes tanıdığımız oluyor.  Seçim bittikten sonra herkes kendi sandalyesinin üstünde oturuyor. Bizi unutup gidiyor. Bizi tanımıyorlar."
''Bu ülkenin ekonomisi batmış, bu gemiyi kurtaracak hiçbir lider ve yönetici de görmüyorum. Kim ‘ben düzelteceğim' derse vallahi kusura bakmasın. Gelen hangi siyasetçi olursa olsun, bu gemiyi düzene çıkartamaz. Batmış bir kere, bugün 3 liraya sattığımız ürünü gidip 5 liraya alıyoruz. Bu yaşa kadar bu pazarda gördüğüm yokluğu bu sene görmedim. Millet poşetleriyle gelip, çöpleri topluyor, çocuğuna yediriyor.
Kim bu hale getirdiyse, Allah onun belasını versin. Yıllarca bu işi yapmama rağmen ilk defa borca girdim. Sattığımı alamıyorum artık. Kim bizi bu hale getirdiyse, ahiret günü iki elim bunların yakasındadır. Derdimiz çoktur, söylemek istiyoruz ama artık bir laf edemiyoruz. İki laf ettin mi içeridesin. Gerçekleri söyleyemiyoruz. Onlar da farkındalar, kulaklarını tıkıyorlar.''