Sendikalardan memur zammına tepki... Ek artış şart

Yeni yılın gelmesi ile birlikte gözler maaşlara yapılacak zamma çevrilmişti. TÜİK tarafından Aralık ayı enflasyon verilerinin açıklanması ile birlikte kamu çalışanlarına yapılacak zam oranı da ortaya çıktı. TÜİK verilerine göre memurlara yapılacak zam oranı yüzde 11,54 oldu. Açıklanan zam oranı ise tepkilere neden oldu.

Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, yapılan enflasyonun daha cebe girmeden zamlara maruz kaldığını ifade ederek, “Devletin alacakları için belirlediği yeniden değerleme oranı 1 Ocak itibariyle MTV kamu tesisleri, vergi, harçlar, cezalar için yüzde 43,93. Bununla birlikte 1 yıllık süreçte kira artış oranı yüzde 58,51, doğal gaz artış oranı yüzde 60, akaryakıt ve elektrik yüzde 40’ı bulmuş durumda. Raflardaki durum da bu anlamda aşağı değil. 12 ayda yumurta yüzde 115 artmış durumda, pirinç yüzde 110, yağ yüzde 85, süt yüzde 70 et yüzde 60 artmış durumda. Emekçi henüz maaşını almadan raflardaki zamma maruz kalmış durumda.  Bir an önce memur ve memur emeklisine refah payı verilmeli. Birinci derece 3600 ek gösterge talebi, vaadi, toplu sözleşme kararı bir an önce hayata geçmeli. Mühendislik meslek kanunu çıkarılmalı. Emeklilere seyyanen ödeme yansıtılmalı. Tasarruf tedbirleriyle engellenen koruyucu giyim kazanımımız bir an önce eksiksiz olarak uygulanmalı ve tasarruf genelgesinden toplu sözleşme hükümlerine sarkan kısımlar bir an önce çıkarılmalı. Üniversite idari personelin yer değişikliği düzenlenmesi tamamlanmalı. Yardımcı Hizmetler sınıfı kaldırılmalı. Kamu personel sisteminin sorunlu alanları bu anlamda düzeltilmek zorundadır. Sorunları zamana bırakarak sosyal maliyet üretilmemeli” dedi.

Açıklanan zam oranına ilişkin Hazine ve Maliye Bakanlığı önünde açıklamalarda bulunan Türkiye Kamu Çalışanları Sendikaları Konfederasyonu (Türkiye Kamu-Sen) Genel Başkanı Önder Kahveci, artan maliyetlere dikkat çekerek, “Geçtiğimiz yıl okul harcamaları yüzde 91,6, kira yüzde 58,5, sağlık yüzde 47,6, gıda yüzde 43,6, haberleşme yüzde 34, giyim yüzde 32,8 zamlandı. 2025 yılı için de enflasyonun en düşük yüzde 21 tahmin edildiği bizzat Merkez Bankası tarafından açıklandı. Durum böyleyken yeniden değerleme oranı da yüzde 43,93 olarak belirlendi. Motorlu taşıtlar vergisi, emlak vergisi ve diğer vergi ve cezalar bu rakama göre artırıldı. Yani kamu, kendi alacaklarına yüzde 44 zam yaptı. Memur ve emekliye geldiğinde ise yüzde 6+5 yeter dedi. Alırken şahin olanlar, verirken güvercin oldu. Alırken bol kepçe kullananlar, verirken kaşığı bile çok gördü. Bütün harcamalar yüzde 40'ların üzerinde artmışken maaşlara yıllık kümülatif yüzde 11,3 zam yapmayı yeterli gördüler. Maaş zamları piyasa gerçekleri ile örtüşsün. Resmi enflasyon hedefinin yüzde 17,5 olduğu yerde yüzde 6+5 zam izaha muhtaçtır. Bu, açıkça maaşlar 6,5 puan eriyecek demektir.  Bu, açıkça ben sizi enflasyona ezdireceğim demektir. Biz ne bu ay verilecek olan enflasyon farkı destekli yüzde 11,54 ‘ü ne de 2025 yılının tamamı için öngörülen kümülatif yüzde 11,3’ü zam olarak kabul etmiyoruz. Ek zam ve refah payının kalıcı bir biçimde düzenlenmesini istiyoruz” dedi.

Yapılan zam oranına ilişkin bir açıklama da Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu’ndan (KESK) geldi. KESK Eş Genel Başkanı Ayfer Koçak yaptığı açıklamada, zam oranlarını kabul etmediklerini ifade ederek, “Çarşıda, pazarda, mutfakta TÜİK rakamlarının en az iki katı enflasyon yaşıyoruz. Ama işçisinden asgari ücretlisine, kamu emekçisinden emeklisine hepimizin ücret-maaş artışlarında her seferinde TÜİK’in sahte enflasyon verileri temel alınıyor. Tüm bunlar yetmezmiş gibi, iktidar sözcüleri hiç sıkılmadan, “İşçiyi, memuru, emekliyi, asgari ücretliyi enflasyona ezdirmedik’ nutukları atmaya devam ediyor. Aynı yalanlara sığınıyor, aynı oyunu oynuyorlar. Milyonlarca kamu emekçisinin ve emeklinin maaş artışında önemli bir faktör olan altı aylık enflasyon ise TÜİK’e göre yüzde 15,75’tir. Öte yandan bağımsız iktisatçılardan oluşan Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG) da enflasyon verilerini açıkladı. ENAG’a göre enflasyon Aralık’ta aylık yüzde 2,34, yıllık yüzde 83,40 artmıştır. Kamu emekçisi ve emeklisi ile toplamda 7 milyona yakın bir kitlenin Ocak maaş zammı bu artışın onda birinde yüzde 6’da kalmaktadır. Dolayısıyla ‘müjde haberleri’ yapanlara buradan soruyoruz. Bu nasıl bir müjde? Müjde bunun neresinde? Müjdelerinizi alın başınıza çalın” ifadelerini kullandı.

Bağımsız Kamu Görevlileri Sendikaları Konfederasyonu (BASK) Genel Başkanı Mehmet Alper Öğretici, yapılan zam ile birlikte memur ve emeklilerin sefalete sürüklendiğini ifade ederek, “Yıllardır memur ve emeklilerin almış oldukları artışlar TÜİK enflasyonunun altında kalmış, altı ay sonra enflasyon farkı ile TÜİK verileri kadar artış yapılmıştır. Bu da demek oluyor ki aslında memur ve emeklilerin ücretleri yerinde saymış, hiçbir zam alınamamıştır. Bilinmelidir ki enflasyon kadar artış sıfır zamdır. Kaldı ki TÜİK enflasyonu kadar yapılan artış ise alım gücünü düşüren eksi zamdır. Tüm bu nedenlerle memur ve emeklilere en az yeniden değerleme oranı kadar refah payı verilmesi şarttır” dedi.

Kamu Birliği Konfederasyonu Genel Başkanı Osman Kaya ise uygulanan zammın yetersizliğine dikkat çekerek, maaş zammının hayat idamesi için yetersiz kaldığının altını çizerek, “Açıklanan enflasyon rakamları sonucu memur maaşlarında toplamda yüzde 11,54’lük bir artış olacaktır. Devlet memurlarının ek bir iş yapma olanağı yoktur. Devlet memurları belirlenen maaşlar ile hayatını idame ettirmeye çalışır. Açıklanan rakamlar sonrası memur maaşlarında ortalama 5 bin TL civarı bir artış olacaktır. Lakin barınma, gıda, ulaşım başta olmak üzere birçok kalemde yapılan artış sonucu memurların 5 bin TL’lik bir maaş artışı ile ay sonunu getirmesi çok zordur. Memur maaşlarının yeniden değerleme oranı olan yüzde 43,93’e yükseltilmesini istiyoruz” ifadelerini kullandı.Muhabir: Mehmet Fahri Özkan