10.10.2019, 00:01 27

'Suriye Coğrafyanın Karadeliğidir' 10.10.2019

Son günlerde iç siyasetteki sıcak gündem bir anda yerini dış politikada Suriye topraklarında olası operasyona bıraktı. Bu tür müdahaleler bilindiği üzere bir motivasyona ihtiyaç duyar. Bu motivasyonda her zaman ki gibi ABD'den geldi. Trump bir tweet attı ve bütün kutuplar merkezin çekim gücüne dayanamayarak aynı merkezde toplandı.



Akp iktidarı sosyolojiyi ve onu buna bağlı olarak siyaseti profosyonelce manipüle edebiliyor. Sözde en sert muhalefeti yapan CHP lideri bile olası müdahale için meclisten geçmesi gerekli tezkereye “içimiz yana yana evet diyeceğiz" diyebiliyor. Yani istemiyor ama biliyor ki 'Hayır' dediği anda linç edilecek. Böyle olmamalı !



Bakınız 29 Ekim 2014 yılında Peşmerge güçleri Erbil'den Türkiye'ye ve Türkiye'den de Kobani'ye geçmişti.

O tarihlerde o bölge "Suriye'nin Kuzeyi yada Fırat'ın Doğusu" olarak adlandırılmıyordu. Oradaki hakim güç yine bugün olduğu gibi o günde PYD idi ve PYD, o tarihlerde Türkiye için terör örgütü de değildi. Hatta PYD lideri Salih Müslim Muhammed, devletin en üst düzey yetkilileri ile Ankara'da defalarca görüşmüş, TSK PYD'nin silahlı gücü YPG ile birlikte ortak operasyon bile yapmış ve birçok defa koordinasyonlu şekilde çalışılmıştı. ABD o tarihlerde de Türkiye'nin rahatsızlığına rağmen YPG'ye yüzlerce tır silah veriyordu.



Bu ve bunun gibi birçok detay Türkiye için sorun teşkil etmiyor, sınırlarına yığılan silahlar ve etkinleştirilen bu gücü kendine de tehdit olarak görmüyordu. Sorun Akp iktidarının PYD'ye ilettiği "Esad'a karşı birlikte savaşalım" teklifini reddetmesiyle başladı. PYD/YPG o tarihten sonra Türkiye için terör örgütü oldu ve Salih Müslim terörden arananlar listesine konuldu ! Suriye krizi bu yaşananlar ardından daha da derinleşerek devam etmiştir.



Suriye bu coğrafyada yaşayan halkların karadeliği olmuştur. 7 yılda 1 milyondan fazla insan hayatını bir hiç uğruna kaybetmiş ve milyonlarca insan mülteci durumuna düşmüştür. Ölen insanların büyük çoğunluğu aynı inancı paylaşan insanlar tarafından öldürülmüştür. Suriye iç savaşının mezhepsel ve etnik sosları eklendikten sonra yaşanan katliamların boyutu da artmıştır. Bu savaşın kesin bir zaferle sonuçlanması mümkün değildir. Bu savaşın bir kazananı olacaksa da bu asla bu coğrafyanın halkları olmayacaktır. Kazananlar asla kaybetmeyen, savaşda ve barışda daima kazanan emperyal güçler, küresel sermaye sahipleri ve tabi ki siyonizm olacaktır.



Anlamak istenilmeyen mesele şudur:

YPG'yi kuran ve silahlandıran da

ÖSO'yu kuran ve silahlandıran da

İŞİD'i kuran ve silahlandıran da

Suriye'de adına 'muhalif' dedikleri grupları kurduran ve silahlandıran da bu grupları farklı sebeplerle birbirlerine karşı savaştıran ve buradan işgal, kan, kaos ve kin üreten de ABD'dir..



Bütün bunları Akp iktidarı bilmiyor mu!?

Elbette biliyor..

Akp iktidarını devletle eşitleyenlerin ve buradan dokunulmazlık, itaat ve biat bekleyenlerin herhangi bir şey anlayacaklarını sanmıyorum. Ama şunu ifade etmeden de geçemeyeceğim;

"Her savaştan geriye üç ordu kalır; Ölüler ordusu, yas tutanlar ordusu ve hırsızlar ordusu..." [ Bertholt Brecht ]



        



Biz bu coğrafyanın ve halkların huzurunun barışla mümkün olacağına inanıyoruz. Washington, Brüksel ve Tel-Aviv'le değil bu coğrafyanın insanı ile oturup konuşalım ve sorunları birlikte çözelim istiyoruz.



Yapmamız gereken basit:

“Yeniden K A R D E Ş olacağız..”

Yorumlar (0)
sanalbasin.com üyesidir
18
açık
Namaz Vakti 23 Kasım 2024
İmsak 05:55
Güneş 07:19
Öğle 12:30
İkindi 15:09
Akşam 17:32
Yatsı 18:50
Puan Durumu
Takımlar O P
Takımlar O P
Takımlar O P
Takımlar O P
Whatsap İhbar Hattı