CHP Genel Başkanı Özgür Özel, "Eskinin orta direği artık yoksul. Eskinin yoksulları ise derin yoksulluğun pençeleri arasında can çekişiyor. Bu ekonomik buhranda emekliler, asgari ücretliler kadar mağdur olan kesimlerin başında öğrenciler de geliyor." dedi. Özel, CHP TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, Bolu Kartalkaya'daki otel yangınında 36'sı çocuk 78 vatandaşın hayatını kaybetmesinin üzerinden 28 gün geçtiğini, 28 gündür vicdanların yandığını, korun hiç sönmediğini belirtti. "Biz bu işi 10 günde bitiririz." diyen İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'nın daha sonra bir açıklama yapmadığını ileri süren Özel, olaya ilişkin gözaltı, tutuklama ve serbest bırakılmaların bilirkişi raporuna göre değil, talimatlandırmaya göre yapıldığını, Kültür ve Turizm Bakanlığından kimseye dokunulmadığını iddia etti. Özel, bir AK Parti milletvekilinin sağlık çalışanlarına yönelik sözlerinin ardından özür dilemesini önemsediğini belirterek, bunun bir gaftan ziyade sistemin, sağlık emekçilerinin emeğini ve bedenini değersiz gördüğünün açık bir kanıtı olduğunu savundu.atay'daki rezerv alan sorununun farklı illerde yaşanmaya başladığını iddia eden Özel, Malatya'nın Yeşilyurt ilçesinde de rezerv alan kriziyle karşı karşıya olunduğunu, bilimsel olarak yapılması gereken değerlendirmelerin subjektif kriterlerle yapıldığını öne sürdü.
Özel şöyle konuştu: "Eskinin orta direği artık yoksul. Eskinin yoksulları ise derin yoksulluğun pençeleri arasında can çekişiyor. Bu ekonomik buhranda emekliler, asgari ücretliler kadar mağdur olan kesimlerin başında öğrenciler de geliyor. Yapılan bilimsel bir çalışmada Eylül 2024'te üniversite öğrencisinin aylık yaşam maliyetinin 22 bin 920 lira olduğunu gösteriyor. Eylül'den bugüne resmi enflasyon rakamı 6 aylık işlendiğinde 25 bin liraya çıkıyor bu maliyet. 3 öğün beslenme ve barınma giderlerinin 1 asgari ücreti aştığı bir ülkede yaşıyoruz. Son yıl okulunu donduran üniversite öğrencilerinin sayısı, pandemide donduranların üzerine çıkmış durumda. 2023'te 74 bin, 2024'te de 56 bin üniversite öğrencisi okulunu dondurdu ve geriye gitti. Burada yoksulluk pandemisiyle karşı karşıyayız. Konu o kadar hazindir ki 2022 yılında evladını üniversitede okutacak kudreti kendinde gören 74 bin aile, 2023 yılında evladına mahcup olmuş. Öğrenciler, memlekete geri dönmüştür."
Geçen sene bir ramazan kolisindeki sahur ve iftarda tüketilen 8 temel ürünün 950 lira olduğunu, bu ürünlerin bulunduğu kolinin fiyatının bu sene yüzde 70 artışla 1610 liraya çıktığını iddia eden Özel, bu hesabı herkesin vicdanına emanet ettiğini belirtti. Özel, "Gidince baksınlar. Geçen sene ne harcadıklarını biliyorlar, bu sene alabiliyorlar mı? Reva mı asgari ücretliye verilen yüzde 30 zam? Bu ramazan kolisinden geçen sene alabilen asgari ücretliye 'Bu sene kıymayı bırak, unu elleme, nohutsuz da doyarsın.' diyeceksin. Emekliye gelince son verdiği zam yüzde 15, geçen ramazandan beri verilen toplam zam yüzde 40'ın biraz üstünde." ifadelerini kullandı. Asgari ücretin ilk olarak 1951 yılında belirlendiğini anımsatan Özel, ilk kez bu sene asgari ücretle 1 tam altın alınamaz duruma gelindiğini vurguladı. Fakirliğin ve yoksulluğun temel nedenine dikkati çeken Özel, şunları kaydetti: "Dünyadaki bütün ekonomistler, 'Ülkenin tuttuğu yol, doğru yol değil.' der. Bu ülkenin kurucusu, 'Muasır medeniyetleri, gelişmiş ülkeleri yakalayın ve geçin.' dedi. Yönü gösterdi, kendisi o yöne yürüdü. CHP'nin o yöne yürüdüğü 10 yılda, 10. Yıl Marşı'nda anlatılanlar coşkuyla yaşandı. Öyle gidildiğinde de yakalanıp geçileceği belliydi. 1. Cumhurbaşkanı'nın gösterdiği yön belliyken, tersi yöne giden, gitmek için de herkesi ikna etmeye çalışan bir anlayış var. Gazi'nin gösterdiği yönde, bağımsız yargı, güçlü parlamento, katı kuvvetler ayrılığı var. Hukukun, kuvvetler ayrılığının, demokrasinin peşinden gidenlerin 10 kat gerisindeyiz." Van Büyükşehir Belediyesine yapılan görevlendirmeyi de eleştiren Özel, CHP heyetinin Van'a ziyaret gerçekleştirdiğini hatırlattı. Özel, Van sokaklarında demokrasi dayanışması ve geleceğe dair umut gördüklerini söyledi.
Özel, "Biz biriz ve beraberiz. Bu partiyi böldürtmeyiz. Muhalefeti böldürtmeyiz. Hep beraber yürüyoruz, iktidarı alacağız." dedi. Ankara'da öldürülen eski Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı Başkanı ve Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sinan Ateş'in annesi Saniye Ateş ile görüştüğünü belirten Özel, "Saniye Ateş'in, "ölümle tehdit edildiğini" kendisine söylediğini aktardı. MHP'nin önemli bir parti olduğuna işaret eden Özel, "Ülkü Ocakları bir bütün olarak asla suçlanamaz ama Ülkü Ocaklarını bu hale getirmenin, bir siyasi partiyi, suç işleyenler içinde var diye onları ayıklayıp, partiyi aklamak yerine onları aklayıp partiyi ve Ülkü Ocaklarını bu hale getirmenin hesabını eminim ki gerçek Ülkücüler ve MHP'liler bunlardan soracak. Başka yolu yok." diye konuştu. Çok kritik ve zor ama sonu güzel bir sürecin içinde olunduğunu belirten Özel, "Türkiye, sivil darbe dinamiğinin işlediği bir sürecin içindedir. Türkiye'de yaşanan ve yaşatılan süreç bir sivil darbe girişimidir. Darbeyi askerler yaparsa askeri darbedir, siviller yaparsa sivil darbedir." ifadelerini kullandı. Özel, 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminde, kapalı olan Meclis'in açılması için çağrı yaptığını ve Ankara'daki milletvekilleriyle Genel Kurul'a geldiklerini anımsatarak, o gün kendisinin "CHP, seçilmiş parlamentonun ve demokrasinin arkasındadır. Darbecilerin karşısındadır ve bu darbeye meydan okumaktadır." dediğini kaydetti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a Siirt'te okuduğu bir şiir nedeniyle siyasi yasak getirildiğini hatırlatan Özel, CHP'nin bu siyasi yasağı desteklemediğini, anayasayı değiştirip Erdoğan'ı Başbakan yapacak demokratik olgunluğu gösterdiğini söyledi. Özel, CHP'nin "Siyasi yasak doğru değil, milletin seçimine mani olmak, karar vermek, yön göstermek doğru değil. Patron millettir, halktır, onun dediği olur" diyerek, Erdoğan'ın siyasi yasağını kaldırdığını belirtti.
Özgür Özel, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında 5 ayrı davada 25 yıl hapis ve 5 ayrı siyasi yasak talep edildiğini anımsatarak, şöyle konuştu: "Belediye başkanlarımız, belediye meclis üyelerimiz tutuklanıyor. Muhalefetin tüm muhalefet olanakları, sesini duyuracağı televizyon kanalları, haberlerini yapan gazeteciler, onlarla birlikte eylem yapan sivil toplum örgütleri baskı altına alınmaya çalışılıyor. Bu sivil darbe girişimi, CHP'ye karşı da kirli bir planın içinde. Bir meczubun ifadesi, bir meczubun hakaretine karşı açılan bir davayı alıp Ankara'ya yollayıp, 1,5 yıldır tutup, her seferinde de Erdoğan'a buradan haber uçurup, kürsülerden bizi bu konuya çekmeye çalışıp, bir vesile bunu tartıştırabilir bir hale gelindiğinde derhal soruşturmaya çağırmalar, her duyduğu ismi almalar… Bugün burada 81 il başkanımız var, 46'sı karşımızda, 35'i yanımızdaydı o gün. Bugün 81'i birden omuz omuza kol kola partilerinin yanındalar. Kongrenin kazanan ve kaybeden tarafları, bugün Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün partisinin 81 ildeki temsilcileri olarak, 'O kurultayın namusuna, o kurultayın onuruna, partimizin onuruna, namusuna kendimizle sahip çıkıyoruz.' demeye geldiler. Ama birileri, kongrede hiçbirimizin yanına sokmadığı septik tiplerden, birtakım meczuplardan, birtakım şahitler, birtakım deliller üretmeye çalışıp ki hepsinin ne kadar boş ve yalan olduğunu okuyan herkes görüyor, CHP'yi meşgul etmeye, kongresini iptal ettirmeye, yeniden bir kongre sürecinin içine sokup milletin gerçek sorunlarını söylememeye ve esas olarak içinde bulunduğu ve yürüttüğü çok kıymetli bir süreci durdurmaya çalışıyorlar."
Özel, 15 Temmuz'da olduğu gibi darbenin karşısında duracaklarının altını çizerek, "Bugün sistematik bir şekilde yönettiğiniz, dahil olduğunuz bir darbe ittifakını görmüyor değiliz." dedi. Özel, şunları ifade etti: "O darbe ittifakı, bugünkü Cumhurbaşkanı'na değil, bir sonraki cumhurbaşkanına darbe yapmaya çalışmaktadır. Türkiye'nin bir sonraki cumhurbaşkanını darbe yoluyla ekarte etmeye çalışanlara karşı dimdik ayaktayız. Biz bu darbeye teslim olmayız. Ön seçim yapmayalım diye partimizin yönetimine göz dikenlere teslim olamayız. Varsa onların içeriden işbirlikçileri, Tayyip Erdoğan'ın çukuru sizin de yerinizdir. Biz biriz ve beraberiz. Bu partiyi böldürtmeyiz. Muhalefeti böldürtmeyiz. Hep beraber yürüyoruz, iktidarı alacağız. Darbeye karşı ayağa kalkan örgütümün alnından öpüyorum. Hiçbir darbeden medet ummadık. Hiçbir darbeye de teslim olmadık, olmayacağız."