ABD bölgenin, kıtanın değil dünyanın jandarması gibi davranmayı sürdürüyor.
ABD ipini koparmış danalar, freni patlamış kamyonlar gibi davranmaya devam ededursun…
1790’lı yıllar… Osmanlı gemileri için Akdeniz bir fırtınalar diyarıdır…
15’e yakın ABD gemisi Akdeniz’de Osmanlı gemileri tarafından ele geçirilir.
Akdeniz’de gemilerini üst üste kaybeden ABD, Osmanlı Devleti ile 22 maddeden oluşan bir anlaşma yapmak zorunda kalır.
Anlaşmaya, ABD adına Joseph Donaldson ve Osmanlı İmparatorluğu adına Cezayir Beylerbeyi Cezayirli Hasan Paşa nam-ı diğer Hasan Dayı imza koydu.
Bu, yabancı bir devlete vergi ödenmesini kabul eden tek ABD belgesi olarak kayıtlara geçti.
Amerika, Akdeniz’deki faaliyetleri için Osmanlı’ya vergi ödemeyi kabul etmek zorunda kaldı.
Amerika, Cezayir’de bulunan esirlerin bırakılması için de ayrıca 642.500 dolar “Haraç” ödedi, Osmanlı İmparatorluğuna.
5 Eylül 1795 yılında imzalanan ve dili Türkçe olan Dostluk ve Barış Anlaşması’na göre Amerika Birleşik Devletleri, tarihinde ilk kez bir başka devlete vergi ödemeye başladı.
Anlaşma aynı zamanda ABD tarihinde imzalanmış birkaç yabancı dilli anlaşmadan biri olma özelliği taşıyordu.
ABD, 1820’li yıllara kadar Osmanlı Devleti’ne vergi ödemeye devam etti.
Bu arada Fransa, Akdeniz’deki ticaret gemilerinin güvenliğini sağlamak için Osmanlı’ya yıllık 200.000 İspanyol doları vergi veriyordu.
İngiltere de yıllık 280.000 İspanyol doları Osmanlı’ya vergi olarak ödüyordu.
Son söz; İstanbul’daki Deniz Müzesi’nde ve Washington Müzesi’nde son derece çarpıcı bir belge sergilenmekte: Osmanlı Devleti ile ABD arasında yapılan ilk anlaşma.
İşte bu belge ABD’nin Osmanlıya ödediği vergilerin belgesidir.
Gelmesin ama ola ki ülkemize uğrarsa bu sarı kovboy, bir zahmet bu müzeye de uğrayıp, uzaktan da olsa, yan yan da olsa bu belgeyi temaşa etse fena olmaz!
Biraz da ABD Başkanının attığı son yaptırım imzasıyla ilgili birkaç satır bilgi vereyim;
Yaptırımların hedefinde, İran Silahlı Kuvvetleri ve daha önce de yaptırımlara tabi tutulan Sepehr Energy şirketi bulunuyor.
Yaptırımların birçok bölgedeki kuruluş ve kişinin yanı sıra birkaç gemiyi kapsadığı belirtildi.
Washington yönetimi, İran’ın petrol ticaretinden elde ettiği gelirlerin nükleer programını, balistik füze üretimini ve bölgedeki silahlı grupları desteklemek için kullanıldığını iddia ediyor.
İran, ABD’nin İran’ın Çin’e ham petrol sevkiyatını kolaylaştıran uluslararası ağa yaptırım uygulama kararını kınadı.
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü İsmail Bekayi, "Yeni ABD yönetiminin, İran’ın ekonomik ortaklarıyla yasal ticaretini engelleyerek İran halkına baskı uygulama kararı, yasadışı ve uluslararası hukuka aykırıdır." dedi.